Connect with us

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cezayir ile ticaret hacmimizi salgın şartlarına rağmen 4,2 milyar dolar düzeyine ulaştırdık”

Avatar

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Ticaret hacmimizi salgın şartlarına rağmen bir önceki yıla oranla yüzde 35 artırarak 4,2 milyar dolar düzeyine ulaştırdık” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun ile baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.

Konuşmasına Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’u Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Birinci Toplantısı dolayısıyla Ankara’da misafir etmekten duyduğu bahtiyarlığı dile getirerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun ve heyetine “Hoş geldiniz” dedi.

Cezayir’den Türkiye’ye 17 yıl aradan sonra cumhurbaşkanı düzeyinde yapılan bu tarihî ziyaretle ilişkilere yeni bir ivme kazandırdıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir’in bağımsızlığının 60’ıncı yılını tebrik etti ve vatanlarının bağımsızlığı uğruna can veren tüm kahramanları rahmetle yâd etti.

“İKİ DOST ÜLKE OLARAK 500 YIL ÖNCESİNE UZANAN ORTAK BİR MAZİYİ PAYLAŞIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yılın aynı zamanda Türkiye ile Cezayir arasındaki diplomatik ilişkilerin kuruluşunun da 60’ıncı yılına tekabül ettiğini hatırlatarak, iki dost ve kardeş ülke olarak 500 yıl öncesine uzanan ortak bir maziyi paylaştıklarını dile getirdi.

İki ülke arasındaki ilişkileri yeni bir zemine taşıyan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin kuruluşunu 2020 yılında Cezayir’e yaptığı ziyaret sırasında kararlaştırdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlk toplantımızı gerçekleştirmek bugüne nasip oldu. Bu vesileyle iş birliğimizi daha da ileriye taşıma kararlılığımızı karşılıklı olarak bir kez daha teyit ettik. Görüşmelerimizde Türkiye-Cezayir ilişkilerini kapsamlı biçimde ele aldık. Gerek ikili gerek uluslararası platformlarda dayanışmamızı artırarak sürdürme kararlılığımızı vurguladık” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin her geçen gün geliştiğini anımsatarak, “2020 yılındaki ziyaretimde 5 milyar dolar hedefini belirlemiştik. Ticaret hacmimizi salgın şartlarına rağmen bir önceki yıla oranla yüzde 35 artırarak 4,2 milyar dolar düzeyine ulaştırdık. Bugün çıtayı yükseltip yeni bir hedef belirledik, o da 10 milyar dolar hedefine ulaşacağız. Afrika’nın dünyaya açılan kapılarından biri olan Cezayir’in üretimini çeşitlendirmeye, özellikle birçok alanda siyasi, askerî, ekonomik, ticari, kültürel, turistik, bütün bu alanlarda Türkiye-Cezayir olarak geleceğe çok daha emin adımlarla yürüyeceğiz. Türkiye olarak her konuda Cezayirli kardeşlerimizin yanındayız” diye konuştu.

Ekonomik iş birliğinin lokomotiflerinden biri olan yatırımcıların da bu süreci yakından takip ettiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1400’ü aşkın Türk firması Cezayir ekonomisinin gücüne güç katıyor. Cezayir’i bir üretim üssü olarak gören ve yatırımlarını ülkenize yönlendiren firmalarımıza desteğinizin süreceğinden eminim. Özellikle de yarın İstanbul’da Sayın Cumhurbaşkanının teşrifleriyle gerçekleşecek iş forumunun karşılıklı ticaretimizin ve yatırımlarımızın artırılmasına katkıda bulunacağı muhakkaktır. Yakın geçmişte ortak yatırımların başlamış olduğu enerji ve madencilik alanlarındaki çalışmalarımız ülkelerimizin refahını artıracaktır” değerlendirmesinde bulundu.

“AFRİKA’DAKİ TÜM KARDEŞLERİMİZLE İŞ BİRLİĞİMİZİ GÜÇLENDİRMEYE ÇALIŞIYORUZ”

Mevkidaşı Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun ile Afrika ve İslam dünyasındaki meseleleri de ele aldıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cezayir Afrika kıtasının yüz ölçümü itibarıyla en büyük ülkesi olmasının yanı sıra kıtanın lider ülkelerinden biridir. Cezayirli kardeşlerimizin kıtanın kuzeyi ve Sahel Bölgesi başta olmak üzere Afrika’nın tamamında oynadığı rolü takdirle karşılıyoruz. Türkiye olarak biz de kazan-kazan ve eşit ortaklık temelinde Afrika’daki tüm kardeşlerimizle iş birliğimizi güçlendirmeye çalışıyoruz” açıklamasını yaptı.

Libya ve Somali’nin, Türkiye’nin kıtanın ekonomik kalkınmasına, sosyal barış ve siyasal istikrarının korunmasına verdiği önemi gösteren iki örnek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu vesileyle Somali’deki seçimin sonuçlarının tüm Somali halkı için hayırlara vesile olmasını da temenni ediyorum. 2011 yılında çöküşün eşiğindeyken Türkiye’nin yeniden ayağa kalkmasına çok büyük katkı sağladığı Somali’de 15 Mayıs 2022 tarihinde yapılan bu cumhurbaşkanlığı seçiminin başarıyla tamamlanmasından ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Seçimlerin Somalili kardeşlerimizle birlikte Doğu Afrika halkları için hayırlara vesile olmasını diliyor, Cumhurbaşkanı Sayın Hasan Şeyh Mahmud’u tebrik ediyoruz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Afrika kıtasında barış ve istikrarın temininde önemli rol oynayan iki ülke olarak savunma sanayi alanında iş birliğini güçlendirmekte kararlıyız. Türk yatırımlarının ağırlık kazandığı Oran kentinde açılacak başkonsolosluğumuz iki ülke arasındaki beşeri ilişkilerin güçlendirilmesine yönelik gayretlerimize destek verecektir. Türkiye Maarif Vakfımız da Cezayir’de kuracağı okulla Cezayirli gençlere kaliteli eğitim imkânı sunacaktır. Kardeş Türkiye ve Cezayir halkları arasındaki güçlü bağların karşılıklı olarak açacağımız kültür merkezleri vasıtasıyla daha da kuvvetlendirilmesini hedefliyoruz. Madencilikten çevreye, eğitimden kültüre, muhtelif alanlarda biraz önce imzaladığımız anlaşmalarla ilişkilerimizin ahdî zeminini tahkim ettik. Tüm alanlarda atılabilecek ilave somut adımları ilgili bakanlarımız değerlendirmeye ve hayata geçirmeye devam edecektir. Bizler de kendilerini bu yönde teşvik ederek gerekli desteği sağlayacağız.”

Toplantının hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun ve heyetine ziyaretleri için teşekkür etti.

“SAVUNMA SANAYİİNDE ATACAĞIMIZ ADIMLAR ÖNEM ARZ EDİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra gazetecilerin sorularını cevapladı. “Birçok alanda yatırım olanaklarının olduğundan bahsettiniz, birçok alanda var belki daha da stratejik alanlar olabilir. Acaba bu konuda ne diyebilirsiniz? Cezayir ile farklı stratejik ne tür anlaşmalar hayata geçirilebilir?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncelikle savunma sanayiinde atacağımız adımlar önem arz ediyor ve savunma sanayii tabii dar bir kalıp içerisinde ifade edilebilecek alan değil. Burada şu anda görüşme hâlinde olan firmalarımız var, başta TUSAŞ olmak üzere. Bunun dışında yine görüşme hâlinde olan özel sektör firmalarımız var ve bütün bunlarla beraber çok daha önemlisi denizde ve karada birçok firmamızın Cezayir ile görüşmeleri devam ediyor. Bu görüşmelerle birlikte bir defa işin savunma sanayii bölümünü biz askerî ilişkiler başlığı altında ele aldık” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede siyasi noktada uluslararası bütün diplomatik ilişkilerinde iki ülkenin ortak hareket etme konusunun ele alındığını belirterek şöyle konuştu: “Sayın Başkan örneğin Filistin’i gündeme getirdi, Libya’yı gündeme getirdi, bütün bu alanlarda beraber hareket etme ve bunu tabii her an genişletme, bunları da ilgili bakanlarımızın birbirleriyle yapacakları görüşmelerle genişletme… Stratejik iş birliği anlaşması demek aslında dışişleri bakanlarımızın sekreteryasında yıl boyu bakanlarımızın birbirleriyle yaptıkları çalışmalar ve bir yıl Türkiye, bir yıl Cezayir’de olmak üzere Cumhurbaşkanlarının riyasetinde de bu toplantıları bugün olduğu gibi devam ettireceğiz. Bu şekilde de alanların ne gibi genişlediğini, bakanların ne gibi çalışmalar yaptığını da değerlendirme fırsatımız olacak.”

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun ile görüşmede üzerinde durdukları en önemli konulardan bir tanesinin tarım olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarım alanında ve hayvancılık alanındaki tarım endüstrisi noktasında deneyimlerimiz var. Tabii Cezayir yüzölçümü itibariyle yani 2 milyon 400 bin kilometrekarelik bir alana sahip. Dolayısıyla bu kadar büyük bir alana sahipken, su noktasında da sıkıntısı âdeta olmayan bir ülke konumunda. Bu konuda müşterek dayanışma hâlinde bir çalışmanın içerisine girebileceğimizi konuştuk. Bu devletten devlete, özel sektörler arası bunları yapıp her iki ülkenin kazan-kazan esasına göre gerekirse üçüncü ülkelere de buralardan ihracatların yapılabileceği konularını ele aldık, bunların da değerlendirmesini yaptık” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede turizm konularının da ele alındığını anımsatarak, “En önemli konulardan bir tanesi turizm, turizmde özellikle Türkiye-Cezayir arasındaki ilişkileri tarihten gelen, özellikle o birikimle ele almak ve bunu kültürel turizm gelişebilir, bütün bunlarla beraber paket turizmi geliştirebiliriz ve böylece aramızdaki tabana dayalı atılacak adımlarla da inşallah Türkiye-Cezayir arasındaki kardeşlik bağlarının nerelere dayandığını da ortaya koyabiliriz. Millî Eğitim ve Maarif, bunlarla ilgili attığımız adım büyük önem arz ediyor, yine bunun yanında güvenlik alanında attığımız adımlar önem arz ediyor. Bunlarla beraber tüm bunları geliştirmenin gayreti içerisinde olacağız” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE’YE YAPTIRIM UYGULAYANLARIN NATO’YA GİRMELERİNE ‘EVET’ DEMEYİZ”

Bir gazetecinin “Finlandiya Cumhurbaşkanı NATO’ya üyelik konusunda sizinle görüşmeye hazır olduğunu söyledi, bu konuda bir resmî talep geldi mi ve takvim belirlendi mi? Yine NATO’ya üyelik konusunda İsveç’ten bir heyetin Ankara’ya geleceğini biliyoruz. Her iki ülke ile yapılacak görüşmelerde Türkiye’nin tutumu ve beklentileri ne olacak?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan şu cevabı verdi: “Her iki ülke ile ilgili de gerçi bu aralar Dışişleri Bakanları arasında bazı görüşmeler yapıldı. Fakat çok açık, net, samimi bir şeyi benim söylemem lazım. Bakın her iki ülkenin de terör örgütlerine karşı açık, net bir tavrı söz konusu değil. Kaldı ki bu süreç içerisinde bu terör örgütlerine karşı kalkıp ‘Biz karşıyız’ deseler bile ki tam aksini, teslim etmeleri gereken bazı teröristlerle ilgili teslim etmeyeceklerine dair açıklamaları var. Velev ki teslim edeceklerini dahi söyleseler biz şuna inanırız, bir delikten iki kez Müslüman sokulmaz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Daha önce biliyorsunuz Yunanistan NATO’dan çıkmıştı. O dönemin yönetimi tekrar Yunanistan’ın NATO’ya girmesini sağladı. Şimdi ekranları başında bizi izleyen milletime sesleniyorum. Peki, NATO’nun en önde gelen ülkeleri Yunanistan’a her türlü desteği veriyor mu, veriyor. Yunanistan’da üsler kuruyorlar mı, kuruyorlar. Biz bunlara nasıl inanacağız? İsveç terör örgütlerinin zaten kuluçka merkezi, parlamentolarında teröristleri getirip orada bunları konuşturtuyorlar, özel davetler çıkartıyorlar. Hatta PKK yanlısı teröristler var parlamentolarında. Biz bunların neyine güveneceğiz? Pazartesi günü Türkiye’ye geleceklermiş. Bizi ikna etmeye mi gelecekler, kusura bakmasınlar, yorulmasınlar. Her şeyden önce Türkiye’ye yaptırım uygulayanların bu süreç içerisinde bir güvenlik örgütü olan NATO’ya girmelerine biz ‘evet’ demeyiz. Çünkü NATO o zaman bir güvenlik örgütü olmaktan çıkar, teröristlerin âdeta temsilcilerinin yoğunlaştığı bir yer hâline gelir. Buna ‘evet’ demek mümkün değil ve bir sokulduğumuz yerden bir daha sokulamayız. Kusura bakmasınlar.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın toplantısı sırasında sağda ve solda bulunan tablolara işaret ederek şunları söyledi: “Ben merak ettim ama siz merak etmediniz, sağımızda ve solumuzda iki tane tablo var. Bunlar bizim arşivlerimizden bugün en önemli bizim hatıramız ve hediyemiz olarak Sayın Cumhurbaşkanı’na veriyoruz. Padişah Abdülmecid’in tahta çıkışını tebrik ederek Fransız işgaline karşı gayretli bir şekilde mücadele ettiklerini ifade eden, Emir Abdülkadir’in Arapça mektubu ve tercümesi. 14 Aralık 1841. Bakın nereden nereye. Padişah Abdülmecid’in tahta çıkışını tebrik ederek Fransız işgaline karşı gayretli bir şekilde mücadele ettiklerini ifade eden Emir Abdülkadir’in Arapça mektubu ve tercümesi 14 Aralık 1841. Türkiye-Cezayir ilişkileri bakın ta nerelere dayanıyor.”

CEZAYİR CUMHURBAŞKANI TEBBUN: “YATIRIM ALANINI 10 MİLYAR DOLAR VE DAHA ÜZERİNE ULAŞTIRACAĞIMIZA İNANMAKTAYIM”

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun da konuşmasında, ziyaretle ekonomik, siyasi ve kültürel alanlar başta olmak üzere her alanda ilişkilerin geliştirilmesi fırsatını bulduklarını belirterek, 2020’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cezayir’e yaptığı ziyaret kapsamında bir dizi iş birliği anlaşması imzaladıklarını hatırlattı.

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun, iki ülkenin sahip olduğu tarihî ilişkileri de kullanarak iş birliğinin daha da geliştirebileceğini ve daha iyi noktalara ulaştırabileceğini vurguladı ve görüşmede Libya ve Filistin konularının da ele alındığını dile getirerek Cezayir ve Türkiye’nin Filistin konusunda tam bir mutabakat içinde olduğunun altını çizdi.

Sahel bölgesi ve Afrika’yı tehdit eden terörle mücadele konusunda da iş birliğinin görüşmelerde ele alındığını söyleyen Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun, “Burada az önce gördük, çok sayıda anlaşmaya imza atıldı. İki ülke arasında tam bir koordinasyon ve tamamlayıcılıkla birlikte inşallah önümüzdeki yıl Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi bir araya geldiğinde çok daha iyi sonuçları görmüş olacağız” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cezayir’de Türk yatırımlarının 5 milyar dolara ulaştığı ifadelerini hatırlatan Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun, “Sayın Cumhurbaşkanı, Türk yatırımlarının Cezayir’deki hacminin 5 milyar dolara ulaştığını ifade etmişti. Ben bu yatırım oranını yakın zaman içerisinde 10 milyar dolar ve daha üzerine ulaştıracağımıza inanmaktayım” diye konuştu.

İKİ ÜLKE ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’un huzurunda 15 anlaşma imzalandı.

Bu kapsamda iki ülke hükûmetleri arasında, “Cezayir’de Uluslararası bir Türk Okulu Açılmasına İlişkin Anlaşma” Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Ramtane Lamamra tarafından imzalandı.

“Sosyal Hizmetler Alanında İşbirliğine Yönelik Mutabakat Zaptı” ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ve Cezayir Ulusal Dayanışma, Aile ve Kadının Statüsü Bakanı Kaoutar Krikou tarafından imza altına alındı.

İki ülke hükûmetleri arasında “Çevre Alanında İş Birliğine ilişkin Mutabakat Zaptı”, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Lamamra tarafından imzalandı.

“Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Hükûmeti arasında Madencilik Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı” Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile Cezayir Enerji ve Madenler Bakanı Mohamed Arkab tarafından imza altına alındı.

İki ülke hükûmetleri arasındaki, “Sınıraşan Organize Suçlarla Mücadele Alanında İşbirliği Anlaşması” ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Lamamra tarafından imzalandı.

“Türkiye ve Cezayir’de Kültür Merkezleri Açılmasına İlişkin Anlaşma”na ise Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Lamamra imza koydu.

İki ülke hükûmetleri arasında “Eğitim ve Öğretim Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı” ile “Mesleki Eğitim Alanında Mutabakat Zaptı” ise Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Lamamra tarafından imzalandı.

“Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ve Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Küçük İşletmeler Alanında Mutabakat Zaptı” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Cezayir Başbakanlık Nezdinde Küçük İşletmelerden Sorumlu Bakanı Nassim Diafat tarafından imza altına alındı.

“Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı, Teknolojik Gelişme ve Bilimsel Araştırma Genel Müdürlüğü (DGRSDT) arasında Bilim, Teknoloji ve İnovasyon Alanlarında İşbirliği Mutabakat Zaptı” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank ile Cezayir Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanı Abdelbaki Benziane tarafından imzalandı.

İki ülke hükûmetleri arasındaki “Balıkçılık ve Su Ürünleri alanında İş Birliği hakkında Mutabakat Zaptı”na ise Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Lamamra imza koydu.

“Türkiye Cumhuriyeti ile Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Arasında Helal Akreditasyon Alanında Mutabakat Zaptı” Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile Cezayir Sanayi Bakanı Ahmed Zeghdar tarafından imza altına alındı

İki ülke hükûmetleri arasındaki “Bayındırlık Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı” ise Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Lamamra tarafından imzalandı.

“Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Medya ve İletişim Alanlarında İş Birliği Protokolü” Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile Cezayir Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Lamamra tarafından imza altına alındı.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Cezayir Ticaret ve Sanayi Odası (CACI) arasında “Türkiye-Cezayir Ticaret ve Sanayi Odası Forumu Kurulmasına Dair Mutabakat Zaptı”na ise TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve CACI Başkanı Tayyib Şabap imza attı.

İki ülke arasında Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi 1. Toplantısı Ortak Bildirisi ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun tarafından imzalandı.

Dünya

“Vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme politikamıza sıkı sıkıya bağlıyız”

Avatar

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, TOBB 79. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Toplumumuzun farklı kesimlerinde yaşanan refah kayıplarını telafi edecek adımları atmakta kararlıyız. Vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme politikamıza sıkı sıkıya bağlıyız. 21 yıllık iktidarlarımız döneminde bundan taviz vermedik” dedi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İkiz Kulelerinde “TOBB 79. Genel Kurulu” kapsamında düzenlenen Hizmet Şeref Belgesi Takdim Töreni’nde konuştu.

TOBB’un 79. Genel Kurulu münasebetiyle üyelerle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Genel Kurul’un, TOBB, iş dünyası ve ülke için hayırlı olmasını diledi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, kuruluşundan bugüne TOBB çatısı altında emek veren, ebediyete irtihal edenleri de rahmetle yâd etti.

Birliğin tüm mensuplarını, Türkiye’nin kalkınmasına, büyümesine, güçlenmesine yaptıkları katkılar dolayısıyla tebrik eden Cumhurbaşkanımız Erdoğan, TOBB’da delege olarak 10-20-30 yıl ve üzerinde süresini tamamlayanları da kutladı.

81 vilayette faaliyet gösteren 365 oda ve borsanın tamamını, 1,8 milyona yaklaşan üyenin hepsini birer “Alperen” olarak gördüklerini belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “Sizlerin şahsında, büyük ve güçlü Türkiye idealine sahip çıkan TOBB üyelerine, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“TÜRKİYE’YE HİZMET MÜCADELEMİZDE BUGÜNE KADAR HEP SİZLERLE YOL YÜRÜDÜK”

“Türkiye’ye hizmet mücadelemizde bugüne kadar hep sizlerle yol yürüdük. Ne yaptıysak beraber yaptık, sırt sırta vererek beraberce başardık” diyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, demokrasiye yönelik tehditlere de beraber göğüs gerdiklerini dile getirdi.

Ekonomiyi çökertmeyi amaçlayan saldırıları TOBB üyeleriyle beraber püskürttüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye’yi, tarihinin en büyük yatırım hamleleriyle beraber tanıştırdık. Türk ekonomisini her yıl ortalama yüzde 5,5 oranında beraber büyüttük. Millî gelirimizi 236 milyar dolardan 1 trilyon dolar sınırına beraber getirdik. Kişi başı geliri 3 bin 600 dolardan alıp 10 bin 650 dolara beraber yükselttik. İş gücü sayısındaki artışa rağmen istihdamı 32 milyona yine beraber ulaştırdık. İhracatımızı 36 milyar dolardan 255 milyar dolara, turist sayımızı 12,8 milyondan 51,5 milyonun üzerine beraber çıkardık. Milletimizin 60 yıllık hayali olan Türkiye’nin otomobili ‘TOGG Projesi’ni, sizlerin de sahiplenmesiyle beraber gerçeğe dönüştürdük.”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları kaydetti: “Son 21 yıla damga vuran bu eşsiz başarı hikâyesini, kamu-özel sektör dayanışması içinde hareket ederek beraberce yazdık. İnşallah bundan sonra da aynı çizgide yolumuza devam edeceğiz. Farklı hesaplarla hareket edenleri asla aramıza sokmayacağız. Ülkemizin karşılaştığı sorunlara, ortak akılla beraber çözüm arayacağız. İş dünyasıyla, sivil toplumuyla, siyaset kurumuyla el birliği, gönül birliği içinde inşallah Türkiye Yüzyılı’nı hep beraber inşa edeceğiz. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği üyelerimizin, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hedeflerimize ulaşmamız noktasında üzerlerine düşen görevleri en güzel şekilde yerine getireceklerine inanıyorum. Ben sizlerin desteğine güveniyorum.”

Tarihin en önemli seçim süreçlerinden birini, önceki gün itibarıyla başarıyla tamamladıklarını ifade eden Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 14 Mayıs’ta seçimlerin Meclis boyutunun neticelendiğini, 28 Mayıs’ta da Cumhurbaşkanı aşamasının sonuçlandığını kaydetti.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, her iki seçimi de demokrasiye yakışır bir ongunlukla gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, “Hiçbir müessif hadisenin yaşanmasına izin vermeden, rekor bir katılımla vatandaşlık görevimizi ifa ettik. Âdeta yüzde 90’lara dayanan bir katılım. Buradan bir kez daha seçim sonuçlarının, ülkemize, milletimize, iş dünyamıza hayırlar getirmesini Rabb’imden niyaz ediyorum. Tercihini demokratik yollarla sandığa yansıtan her bir vatandaşıma en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Bilhassa yurt dışında yaşayan kardeşlerimi, hepimizi gururlandıran yüksek katılım oranları dolayısıyla ayrıca tebrik ediyorum” diye konuştu.

“TERÖR ÖRGÜTLERİ ELİYLE SİYASETİ YÖNLENDİRME ÇABALARI HEDEFİNE ULAŞMAMIŞTIR”

28 Mayıs gecesini Türkiye’yle birlikte Afrika’dan Asya’ya, Rumeli’den Filistin’e, Türk Cumhuriyetlerine kadar her yerde âdeta bayram gecesine çevirenlere teşekkür eden Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şöyle devam etti: “Elbette seçim sürecini tüm yönleriyle enine boyuna değerlendireceğiz. Aynı şekilde sokaklardaki o eşi benzeri görülmemiş coşkunun arkasında yatan sebepleri de çok iyi analiz edeceğiz. Gerek anlamı gerekse sonuçları itibarıyla ülke olarak bir ‘kader seçimi’ yaşadığımızın farkındayız. Milletimiz, tıpkı 15 Temmuz gecesi olduğu gibi istiklal ve istikbaline yönelik hayâsız akınları görmüş, iradesine sahip çıkarak bunları durdurmuştur. Türk ile Kürt’ün, Alevi ile Sünni’nin arasına serpilmek istenen fitne tohumlarını, aziz şehitlerimizin kanlarıyla yoğrulmuş bu mübarek topraklar reddetmiştir. Anadolu irfanı bir kez daha siyaset mühendisliklerine galip gelmiştir. Terör örgütleri eliyle siyaseti yönlendirme çabaları hedefine ulaşmamıştır.”

“SEÇİM MARATONUNUN KAZANANI, TÜRK DEMOKRASİSİ VE TÜRK MİLLETİ OLMUŞTUR”

“Seçim maratonunun kazananı, Türk demokrasisi ve Türk milleti olmuştur” diyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları kaydetti: “Millî iradeye güvenen, ülkemiz için hayal kuran, kendini bu topraklara ait hisseden her bir vatandaşım, bu seçimin tartışmasız kazananıdır. Kampanya sürecinde yapılan tüm kışkırtmalara rağmen, sandığa gölge düşürmeyen her bir insanımız bu seçimin kazananıdır. Yabancı dergi kapakları üzerinden yürütülen propagandalara aldırmadan, hiçbir baskı altında kalmadan iradesini sandığa yansıtan her bir kardeşim, bu seçimin kazananıdır. Kendi öz yurdunda yıllardır parya muamelesi gördüğü hâlde hukuk ve meşruiyetten ayrılmayan sessiz çoğunluk, bu seçimin kazananıdır. Sırf farklı tercihlerde bulunduğu için iğrenç hakaretlere uğrayan yüreği yaralı depremzedelerimiz, bu seçimin en büyük kazananıdır.”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “Terör örgütü mensuplarının tehditlerine boyun eğmeyerek sandıklara koşan yurt dışındaki tüm gurbetçilerimiz, bu seçimin kazananıdır. Dünyanın dört bir yanında ‘Türkiye’ denilince gözleri parlayan, gözlerinden damlalar akan, ülkemiz için dua eden, bizimle sevinip bizimle üzülen tüm mazlum ve mağdurlar, bu seçiminin kazananıdır. Allah’a hamdolsun millî irade bir kez daha en güzel, en hayırlı şekilde tecelli etmiştir. Türkiye Yüzyılı teklifimiz, hem 14 Mayıs’ta hem de 28 Mayıs’ta milletimiz tarafından büyük bir teveccühle kabul görmüştür” diye ekledi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, halkın, önce Meclis’te çoğunluğu 323 milletvekiliyle Cumhur İttifakı’na, ardından Cumhurbaşkanlığını yüzde 52,18 oy oranıyla şahsına vererek, 5 sene daha “İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün” dediğini söyledi.

“MİLLETİN ZATEN KARARINI VERDİĞİ KONULARDA YENİ DAYATMALARDA BULUNMAKTAN ARTIK VAZGEÇİLMELİDİR”

Milletin, ilkeler ve değerler yerine, bakanlık ve milletvekilliği pazarlığı üzerine kurulu kumar masasına tekmeyi vurarak devirdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hatta ‘hesap uzmanıyım’ diye övünenler, Dimyat’a pirince giderken evlerindeki yaklaşık 40 milletvekilinden de olmuştur. İktidar hırsıyla yapılan yanlış hesaplar, bu sefer çok enteresan, Bağdat’tan değil ama sandıktan dönmüştür. Bakınız; ben hesap uzmanı değilim, ekonomistim. Burada, bu hesabı sizlerle de paylaşayım. CHP’nin vekil sayısı 2018’de 146 idi. 2023’te vekil sayısı 169’a çıktı. Fakat buradan tabii kiralık vekiller verdiler. Onlar da 40 tane. 40 tane kiralık vekil gidince bu defa net olarak nereye düştü CHP’nin vekil sayısı? 129’a düştü. Şimdi hesap uzmanı bu işi böyle yapar mı? 17 vekil burada düşmüş oldu. Bundan sonrasını herhalde, oraya gönül vermiş olan tüm CHP’li arkadaşlar da düşünecektir. Eski Türkiye ittifakı, sandıkta milletten ikinci kez kırmızı kart yemiştir.”

Türkiye’nin, 16 Nisan 2017 referandumuyla zaten terk ettiği eski sisteme dönüş önerilerini, bir kez daha elinin tersiyle itmesinin, son derece manidar olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu kirli ittifaklar, bu kirli bir araya gelişler, 6 tane cumhurbaşkanı yardımcılığı, bu tür yanlış bir araya gelişler ne demokrasiye sığar ne bu milletin ruh köküne, kültürel değerlerine yakışır. Bunun dersini milletim sandıkta verdi. Ne dediler? Önce ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ dediler. Tuttu mu? Tutmadı. Önce öyle başladılar ama kampanya sonuna doğru artık bunu kullanmaktan vazgeçtiler. Bu noktada, özellikle dünyada gelişmiş ülkelerin ve dolayısıyla bizim de ortaya koyduğumuz sistem kabul gördü. Siyaset kurumunun sandıktan çıkan bu iradeyi doğru bir şekilde okuması gerektiğine inanıyorum. Milletin zaten kararını verdiği konularda yeni dayatmalarda bulunmaktan artık vazgeçilmelidir. Akıntıya kürek çekmenin, tarihi geriye sardırmanın hiçbir faydası yoktur. Eski sistem tartışmalarını tamamen rafa kaldırmalı, bugünden itibaren sivil siyasetin en büyük kazanımı olan Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ni tekemmül ettirmeye odaklanmalıyız.”

“DEVLET ORGANLARI ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİ RUHUNU GÜÇLENDİREREK ÜLKEMİZE HİZMET ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”

Mevlana’nın, “Her gün bir yerden göçmek ne iyi? Her gün bir yere konmak ne güzel. Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş. Dünle beraber gitti cancağızım ne kadar söz varsa düne ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım” sözlerini anımsatan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, siyaset müessesesinin asli görevinin yeni şeyler söylemek olduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, vazifelerinin düne saplanıp kalmak yerine yeni şeyler söylemek ve ülkenin önüne yeni hedefler koymak olduğunu ifade etti.

Bu seçimde kimin ne yaptığını, ne söylediğini, nerede, nasıl bir pozisyon aldığını hafızalarına kaydedeceklerini belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Ama bunu yaparken, geçmişin geleceği gölgelemesine de kesinlikle göz yummayacağız. Muhalefet partilerinden, bizim de milletimizin de beklentisi bu yöndedir. Muhalefet ve destekçilerinin halkımızı aşağılayan, kutuplaştırıcı, gerilimi körükleyen, eski provokatif söylemlerini bir an önce terk etmesi gerekiyor. Sandıkta tecelli eden iradeyle kavga edilmeyeceği gerçeğini ülkemizdeki tüm muhalefet partilerinin artık anladıklarını ümit ediyorum. Çünkü Türkiye’nin önemli bir noksanı da gerçekten demokrasideki o muhalefeti göremeyişidir. Muhalefet noksanlığı var. Bunu, Türkiye giderdiği anda inanıyorum ki demokrasi mücadelesi ülkemizde çok daha güçlü bir şekilde devam edecektir. Samimi bir öz eleştiri yaptıktan sonra muhalefetin de sandıktan yükselen bu çağrıya kulak vereceğini düşünüyorum. Biz her iki seçimde oluşan tabloyu büyük ve güçlü Türkiye idealimiz adına çok kıymetli buluyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde, devlet organları arasındaki iş birliği ruhunu güçlendirerek ülkemize hizmet etmeyi sürdüreceğiz. Bunu da iş dünyamızın siz değerli temsilcileriyle birlikte yapacağız.”

Seçim belirsizliğinin ortadan kalkmasıyla gündemlerindeki esas konulara yoğunlaşabileceklerini aktaran Cumhurbaşkanımız Erdoğan, milletten bir kez daha güvenoyu almış, güven tazelemiş bir yönetim olarak dünden itibaren çalışmaya başladıklarını sözlerine ekledi.

“AFETİN YIKTIĞI TÜM ŞEHİRLERİMİZİ ESKİSİNDEN DAHA GÜVENLİ BİR ŞEKİLDE YENİDEN AYAĞA KALDIRACAĞIZ”

Asrın felaketi olarak nitelenen 6 Şubat depremlerinin yaralarının sarılmasının en öncelikli meseleleri olduğunu belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, depremzedeleri kampanya döneminde de ihmal etmediklerini, her bir şehre farklı tarihlerde 3-4 kez giderek, afetzedelerin yanında olduklarını gösterdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şimdiye kadar 910 binden fazla çadırın, 117 binden fazla konteynerin kurulumunu tamamladıklarını, 180 bine yakın afet konutunun inşa sürecinin başladığını aktararak, deprem bölgesinde 319 bini ilk bir yıl içinde olmak üzere toplam 650 bin konutun inşa edileceğini kaydetti.

Bunu, İzmir’de depremden hemen sonra gerçekleştirdiklerini, depremzedelerin de samimi gayretleri takdir ettiğine şahit olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanımız Erdoğan, gerek 14 Mayıs’ta gerekse 28 Mayıs’ta kendisine çok güçlü destek veren deprem şehirlerine teşekkür etti.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şöyle konuştu: “Depremzedelerimiz geride bıraktığımız haftalarda sadece kayıplarının acısıyla mücadele etmedi, aynı zamanda sırf oy tercihlerinden dolayı insanlık tarihinin en aşağılık hakaretlerinin de hedefi oldular. Sığındıkları otel ve misafirhanelerden atılmaktan, yapılan yardımların başa kakılmasına kadar pek çok vicdansızlığa maruz kaldılar. Buna rağmen, onlar dik durmaya, metanetli davranmaya devam ettiler. Depremzede kardeşlerimize yönelik bu rezillikleri, bu linç kampanyalarını unutmayacak, unutturmayacağız. Ne sebeple olursa olsun afetzedelerimizin gönül yaralarının daha fazla kanatılmasına izin vermeyeceğiz. Afetin yıktığı tüm şehirlerimizi eskisinden daha görkemli, daha güvenli bir şekilde en kısa sürede yeniden ayağa kaldırıyoruz, ayağa kaldıracağız.”

Depremin Türk ekonomisine maliyetinin 104 milyar dolar olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman başta olmak üzere depremde en çok yıkıma uğrayan illerde her şey gibi ticari hayatın da olumsuz etkilendiğine işaret etti.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, faaliyete geçen 13 bine yakın iş yeriyle buralardaki ticareti yeniden canlandıracaklarını vurguladı.

“DİPLOMATİK MÜNASEBETLERİMİZLE, BÖLGE ÜLKELERİ İLE EKONOMİK VE TİCARİ İŞ BİRLİĞİMİZİ GÜÇLENDİRECEĞİZ”

Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntılara değinen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “Toplumumuzun farklı kesimlerinde yaşanan refah kayıplarını telafi edecek adımları atmakta kararlıyız. Vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme politikamıza sıkı sıkıya bağlıyız. 21 yıllık iktidarlarımız döneminde bundan taviz vermedik. Türk ekonomisinin yıllarca başını ağrıtan yüksek enflasyon meselesini tek haneli rakamlara indirerek halkımızı rahatlatan bizdik, yine biz olacağız” dedi.

Küresel ekonomideki dalgalanmalar duruldukça, bunun olumlu sonuçlarının görüleceğine işaret eden Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları kaydetti: “Yakın çevremizdeki krizlerin çözümünde daha fazla inisiyatif alarak barış ve istikrarın bölgemizde tekrar hakim olması için çalışacağız. Diplomatik münasebetlerimizle, bölge ülkeleri ile ekonomik ve ticari iş birliğimizi de güçlendireceğiz. Dün akşam itibarıyla 110’a yakın, gerek telefon diplomasisiyle, gerekse mesajlarıyla ülke lideriyle görüşmeler yaptık. Hepsiyle mutabakatımız şu; ‘siyasi, askerî, ekonomik, ticari, kültürel her alanda birliğimizi bundan sonra çok daha güçlü bir şekilde devam ettireceğimize inanıyoruz’ Söz bu. Şu anda Kabinemizin oluşmasından sonra, Parlamento’daki yapı zaten belli oldu, süratle bizler ziyaretlerimize başlayacağız. Aynı şekilde bize de ziyarete gelecek olan dünya liderleri var. Hedefimiz, Avrupa’dan Karadeniz’e, Kafkasya ve Orta Doğu’dan Kuzey Afrika’ya kadar çevremizde bir güvenlik ve barış kuşağı tesis etmektir. Bu amaç doğrultusunda son yıllarda pek çok önemli adım attık. Dost ve kardeş ülkelerle aramızdaki pürüzleri giderdik.”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türk dünyası ile bağları tahkim ettiklerini, İslam âlemi ile ilişkileri ilerlettiklerini, Yeniden Asya Girişimi ile Asya kıtasına yeni bir pencere açtıklarını, Afrika halklarıyla “kazan kazan” temelinde sağlam iş birlikleri kurduklarını anlattı.

“TÜRKİYE’Yİ BÖLGESİNİN YÜKSELEN YILDIZI HÂLİNE GETİRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptıkları son görüşmede, Karadeniz Tahıl Koridoru’ndan gönderilecek tahılın una çevrilip fakir Afrika ülkelerine gönderilmesi konusundaki mutabakatı teyit ettiklerini hatırlattı.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye’nin Latin Amerika’daki mevcudiyetini perçinlediklerini, Balkanlar’da tüm taraflarla yakın ilişkiler geliştirdiklerini, Batı ülkeleriyle ortak çıkarlar ekseninde diyaloğu artırdıklarını söyledi.

Rusya-Ukrayna krizinin çözümü için ellerini taşın altına koyduklarını ifade eden Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları kaydetti: “Tahıl Anlaşması ve bunun yanında çok önemli olan bir şey de esir takasıyla diplomatik çözümün mümkün olduğunu gösterdik. Hepsinden önemlisi Türkiye’yi sonu felaketle bitecek bir çatışmanın tarafı hâline gelmekten koruduk. Yani pergelin bir ucunu ülkemize sabitleyip, diğeri ile 360 derece manevra yaparak, herkesle, tüm ülkelerle iş birliğimizi geliştirmeye gayret ettik. İçinde bulunduğumuz dönemde girişimci dış politikamızı ticaretle, enerjiyle, turizmle, kültürle, savunmayla destekleyerek devam ettireceğiz. Türkiye’yi bölgesinin yükselen yıldızı hâline getireceğiz, bunda kararlıyız. İnşallah bunu da son 21 yıldır olduğu gibi yine hep beraber yapacağız.”

“YOLUNUZA ÇIKAN ENGELLERİ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN CANLA BAŞLA ÇALIŞMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”

Milletin tüm kesimleri gibi iş dünyasının da beklentilerinin farkında olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şimdiye kadar iş dünyasının taleplerine kulak tıkamadıklarını, sorunları görmezden gelmediklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin Genel Kurullarında iş adamlarıyla bir araya gelmeye çaba gösterdiklerini, her yıl bakanlarla Türkiye ekonomi şuralarında her şehrin, her sektörün meselelerini uzun uzun iş adamlarıyla istişare ettiklerini anlattı.

Bu istişarelerin süreceğinin altını çizen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları ifade etti: “Bu istişarelerimizin meyvelerini her alanda beraber topladık. Sorunların çözümü noktasındaki pek çok müjdeyi de yine bu toplantılar vasıtasıyla kamuoyuyla paylaştık. İnşallah bundan sonra sizlerle yine bir araya gelecek ve bu adımları da birlikte atacağız. Son dönemde âdeta bir siyasi şantaj olarak kullanılan bu vize sorununu en kısa sürede hâl yoluna koyacağız. Sizlerin her alanda önünüzü açmak, yolunuza çıkan engelleri ortadan kaldırmak için canla başla çalışmayı sürdüreceğiz. Buradan tüm iş dünyamıza seslenmek istiyorum, dünyanın ve bölgemizin içinde bulunduğu konjonktür belki de bizlere tarihimizin en büyük fırsatlarını sunuyor. Bu fırsatları, enerjimizi tüketecek iç tartışmalarla, sahte gündemlerle heba edemeyiz. Boşa harcayacak tek bir anımız dahi olmadığının altını çizmek istiyorum.”

Türkiye’nin 14 ve 28 Mayıs seçimleriyle altın değerinde bir 5 sene daha kazandığını belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, havalimanından Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelene kadar caddelerde oluşan görüntünün unutulacak bir tablo olmadığını söyledi.

“Milletimin böyle bir tabloyu hazırlaması, böyle bir tabloyu ortaya koyması, burada duadan başka bize düşen bir şey yok. Ya Rab, beni bu milletin bir evladı olarak yarattığın için sana sonsuz hamdüsenalar olsun” diyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, yüklerinin ağırlığının farkında olduklarını, gelecek 5 yılı da dolu dolu değerlendireceklerini dile getirdi.

“TÜRKİYE’NİN ARTAN İTİBARINI EKONOMİK OLARAK DA FIRSATA DÖNÜŞTÜRMEYE GAYRET EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şöyle devam etti: “Sizler de gördünüz. Seçim dönemi boyunca söylemedikleri yalan, atmadıkları iftira kalmadı. Bugüne kadar yapmadıkları, yapamadıkları ne tür yalanlar varsa bunların hepsini söylediler. Sizler zaten iş adamları olarak neyin yapılabileceğini, neyin yapılamayacağını gayet iyi bilenlersiniz. Ama öyle yalanlar, öyle yalanlar ortaya konuldu ki hakikaten, tabii ki insanoğlu bu tür şeyler karşısında ‘Ya yapar mı? Acaba böyle bir şeyi gerçekleştirir mi?’ sorusunu kendine soruyor. Ama karşısındakinin sırtında yumurta küfesi yok. Rahat rahat atabiliyor. Rahat rahat söyleyebiliyor. Önemli olan ne? ‘Ha şu seçimi bir atlatalım hele’. Ya bugüne kadar yaptıklarınız ortada. Ne yaptınız? 10’u aşkın büyükşehir belediye başkanınız var. Bu belediye başkanlarınız İstanbul’da ne yaptı? Ankara’da ne yaptı? İzmir’de ne yaptı? Şunları bir ispatlayın ya. ‘Şunu da yaptık’ deyin. Yani yaptıklarını söylemiyorlar maalesef. Ama ben İstanbul’da yaşıyorum, Ankara’da yaşıyorum. İzmir’i devamlı takip ediyorum, görüyorum.”

29 Mayıs itibarıyla milletin bankadan para çekemeyeceğini iddia edenlerin, döviz kuru ve sebze fiyatlarının uçacağı hezeyanına kadar “tüm tuşlara bastığını” vurgulayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ne oldu? İşte dün 29 Mayıs’tı. Ne oldu, bankalar filan falan hepsi kapandı mı? Hepsi artık kasaları masaları filan falan boşalttılar mı? Ne oldu? Hepsi yalan. Ama işte biliyorsunuz, yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Artık yatsıyı filan geride bıraktık. Millete ve iş dünyasına korku salmak adına piyasa spekülasyonu dâhil her türlü çirkefliği sergilediler. Sırf üç beş oy daha fazla alabilmek için siyasi tarihimizin en rezil kampanyasını yürüttüler. Ne yaparlarsa yapsınlar muvaffak olamadılar. Bu ülkenin ekonomisini, bunlar Londra tefecilerine teslim edeceklerdi, edemediler. İş dünyamızı ürkütmeyi, panikletmeyi başaramadılar. İnşallah bundan sonra da bu hedeflerine ulaşamayacaklar. Sizlerden, ağızlarını her açtıklarında Türk ekonomisiyle ilgili sürekli kötü tablolar çizen felaket tellallarına prim vermemenizi istiyorum. Bu işleri en iyi sizler biliyorsunuz. Bunlar kendi hezimetlerine milleti de ortak etmek isteyen zavallılardır.”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bunlara aldırmadan, 21 yıldır olduğu gibi yine işlerine bakarak kendi gündemlerine odaklanacaklarını ve ellerindeki imkânları en güzel şekilde kullanmaya çalışacaklarını belirtti.

Yeni pazarlar, yeni müşteriler bulmanın peşinde koşacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “Gerek ülkemize yatırımlar çekecek gerekse o ülkelerde bizler yatırımlara gireceğiz. Daha fazla üretecek, daha fazla ihracat yapacağız. Ve bu konuda 5 ilkemiz var. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme. Bunu ülkemiz başarır mı? Başarır ve başaracağız. İnşallah daha çok sayıda insanımıza istihdam oluşturacağız. Türkiye’nin yumuşak gücünü, Türkiye’nin artan itibarını ekonomik olarak da fırsata dönüştürmeye gayret edeceğiz” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE, KENDİNE GÜVENENİ ASLA YARI YOLDA BIRAKMAYACAK”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, devletine ve hükûmetine güvenen hiç kimsenin 21 yıldır mağdur olmadığını, ülkenin potansiyeline inanan hiç kimsenin pişmanlık yaşamadığını, bundan sonra da Türkiye Cumhuriyeti’nin, iş insanıyla, işçisiyle, çiftçisiyle, üreticisiyle, depremzedesiyle, mazlum ve mağduruyla kendine güveneni asla yarı yolda bırakmayacağını vurguladı.

İş insanlarından yatırımlarını daha da arttırmalarını, Türkiye vizyonunun inşasına omuz vermelerini isteyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Hizmet Şeref Belgesi almaya hak kazanan delegeleri tebrik etti.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın konuşmasının ardından, 35 yıl Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği üyeliği yapan Polatlı Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Yahya Toplu ile 38 yıl genel sekreterlik yapan Kilis Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreteri Murat Sakar’a hizmet şeref belgesi verildi.

Ticaret Bakanı Mehmet Muş ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, günün anısına Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a tablo hediye etti.

DAHA FAZLA HABER

Dünya

“Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır”

Avatar

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde seçim sonuçlarına ilişkin açıklama yaptı. Konuşmasına, “Biz Türkiye’yi çok seviyoruz” diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır. Milletimizin bize verdiği sorumluluğun gereği olarak, kimseye kırgın, küskün, kızgın, öfkeli değiliz. Artık, seçim dönemine dair tüm tartışmaları ve çekişmeleri bir kenara bırakarak, millî hedeflerimiz, millî hayallerimiz etrafında birleşme, bütünleşme vaktidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu tarafından geçici sonuçlara göre cumhurbaşkanı seçildiğinin açıklanmasının ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde toplanan vatandaşlara hitap etti.

“TÜRKİYE YÜZYILI’NI BERABER İNŞA VE İHYAYA DEVAM EDİYORUZ”

Seçim süresince miting ve programlarında vatandaşlarla söylediği “Duyanlara duymayanlara” şarkısını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu millet sevilmez mi? Biz severiz. Kandil’dekiler sevmez, onların uzantıları sevmez ama biz severiz. İşte şu andaki tablo, sevgililerin tablosu. Resmî rakam, 320 bin kişi burada. Yolları söylemiyorum. Havalimanından buraya kadar yollar maşallah tıklım tıklımdı. Sizler Cumhur İttifakı’nı mahcup etmediniz, Cumhur İttifakı’nı bu yolda yalnız koymadınız. Bu yolda beraber yürüdük. Gece gündüz demeden yürüdük. Sizler bu görevi yine bizlere verdiniz. İnşallah, Türkiye Yüzyılı’nı beraber inşa ve ihyaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Seçimi’nin ikinci turunun kayda değer herhangi bir sıkıntı, sorun yaşanmadan tamamlandığını söyledi.

Gayriresmî seçim sonuçlarına göre milletin Cumhurbaşkanlığı görevini, 5 yıllığına daha kendilerine tevdi ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkeyi yönetme sorumluluğuna bizleri tekrar layık gören milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum. Gerek 14 Mayıs’ta gerek 28 Mayıs’ta tercihini hangi partiden, hangi adaydan yana kullanmış olursa olsun, yurt içinde ve yurt dışında sandık başına giderek iradesine sahip çıkan, demokrasimizin gücünü ispatlayan her vatandaşıma teşekkür ediyorum. Bu süreçte seçimin en sağlıklı şekilde yürümesi için görev yapan kamu personelini, parti temsilcilerini, sandık görevlilerini, müşahitleri, emniyet mensuplarını ve diğer herkesi tebrik ediyorum. Çok partili siyasi hayatımızın en önemli seçimlerinden birinde milletimiz kararını Türkiye Yüzyılı’ndan yana kullanmıştır. Seçimin ilk turunda milletimiz Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin çoğunluğunu Cumhur İttifakı’na vererek yasamadaki tercihini zaten ortaya koymuştu.”

“KİMSEYE KIRGIN, KÜSKÜN, KIZGIN VE ÖFKELİ DEĞİLİZ”

Bugün yapılan ikinci tur seçimiyle milletin Cumhurbaşkanlığındaki, yani yürütmedeki tercihinin de kesinleştiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Milletimizin her iradesi gibi bu sonucun da başımızın üstünde yeri vardır. Kazanan sadece biz değiliz. Kazanan Türkiye’dir, kazanan tüm kesimleriyle milletimizdir, kazanan demokrasimizdir. Hatırlarsanız, her fırsatta, kazandığımızda ülkemizde kimse kaybetmeyecek demiştik. Yine aynı şekilde biz kazandığımızda tek kaybeden, ülkemizle ilgili kirli senaryoların sahipleri ile onların aparatları olan terör örgütleri ve tefeciler olacak demiştik. Şimdi buradan aynı sözü bir kez daha veriyoruz. Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır. Milletimizin bize verdiği sorumluluğun gereği olarak, kimseye kırgın, küskün, kızgın, öfkeli değiliz. Artık seçim dönemine dair tüm tartışmaları ve çekişmeleri bir kenara bırakarak millî hedeflerimiz, millî hayallerimiz etrafında birleşme, bütünleşme vaktidir. Biz bu çağrıyı, laf olsun diye değil tüm kalbimizle yapıyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki Türkiye’nin gücü, 85 milyonun hep beraber olmasından kaynaklanıyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şimdi burada ben hesap uzmanı değilim ama hesap uzmanının hesabında galiba bir yanlışlık var. 2018’de CHP’nin vekil sayısı 146 idi. Hesap yapıyoruz ya. 2023’te vekil sayısı 169. Gördüğünüz gibi bir artış var. Fakat burada kiralık vekiller var. 40 tane kiralık vekil. Yüzde 1 oy alan partilere, ne yaptı, 40 tane kiralık vekil verdi. Sayı nereye düştü, 129’a. 146’dan 129’a. Hangisi büyük. Herhâlde 129 büyüktür diyemezsiniz. 146’dan 129’a bu milletvekili sayısını düşürene de herhalde haydi diyemezsiniz. Şimdi, Kandil’dekilerle onları arkaya alıp bir video çekimiyle haydi diyebilirsiniz ama bu millet yutmuyor ve yutmadı. 17 vekil düşmüş durumda.”

“Ne diyordu? ‘Eğer Selo’yu dışarı çıkarmak istiyorsanız, oyu bana vereceksiniz’ diyordu. Benim sevgili milletim ne dedi? Çünkü, milletim benim iyi biliyor. Diyarbakır’da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan bu terörist Selo’dur” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, adaletin, hak ve hukukun egemen olduğu Türkiye’de 51 Kürt’ün ölümüne neden olan kişinin, istenildiği gibi dışarı çıkarılamayacağını söyledi.

“BUGÜN, HEM KENDİ VATANDAŞLARIMIZIN HEM DE KENDİ GELECEKLERİNİ BİZİMLE BİRLİKTE GÖREN KARDEŞLERİMİZİN ŞÜKÜR DUALARININ ARŞA ULAŞTIĞI GÜNDÜR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hele hele bizim iktidarımızda böyle bir şeyin gerçekleşmesi mümkün değildir. Zira bizim iktidarımızda adalet mülkün esasıdır. Bu değiştirilemez. Rahmetli Menderes’in ‘yeter, söz milletindir’ diyerek, yeni bir dönemin kapılarını açtığı 1950’den beri yaşadığımız tüm badirelerin gerisinde hep Türkiye’nin bu gücünün zayıflatılması vardır. Darbeler, bunun için yapılmıştır. Muhtıralar, bunun için verilmiştir. Koalisyonlar, bunun için kurulmuş, bunun için yıkılmıştır. Zenginliğimiz olan köken ve meşrep farklılıklarımız, bunun için ayrışma sebebi hâline dönüştürülmeye çalışılmıştır. Sahip olduğumuz muazzam ekonomik potansiyelin hayata geçmesi hep bunun için engellenmiştir. Ülkemizin doğusundaki, güneyindeki, kuzeyindeki, batısındaki güç ve etki alanlarının üzeri hep bunun için örtülmüştür. Üzerimize giydirilen ve bize dar gelen deli gömlekleri içinde bizi yıllarca boğanların korkusu hep bugün müjdesini verdiğimiz Türkiye Yüzyılı’nın bir gün gelip kapılarına dayanacağıdır. Bugün işte o gündür. Siz, burada bugün onun için varsınız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün, rahmetli Menderes’in uğruna canını verdiği demokrasi ve kalkınma hamlelerimizin en üst seviyeye ulaşma günüdür. Bugün, rahmetli Özal’ın son nefesine kadar hep peşinde koştuğu büyük Türkiye hayalinin gerçeğe dönüşme sürecinin başlama günüdür. Bugün, rahmetli Erbakan’dan rahmetli Türkeş’e davalarına aşkla bağlı milletin tüm adamlarının mücadelelerinin gayesine ulaşma günüdür. Bugün, bizim 21 yıldır ülkemize kazandırdığımız eserlerin, milletimize yaptığımız hizmetlerin üzerine Türkiye Yüzyılı’nın müjdesini verme günüdür. İşte bunu sizlerle yapıyoruz, sizlerle yaptık” dedi.

“Bugün, hem kendi vatandaşlarımızın hem de kendi geleceklerini bizimle birlikte gören dost ve kardeşlerimizin zafer ve şükür dualarının arşa ulaştığı gündür” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandıkların kapanmasının ardından Körfez’den İngiltere ve Rusya’ya kadar birçok liderin kendisini arayarak tebriklerini ilettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tebriklerin devam edeceğini ifade ederek “Türkiye’nin son 10 yıldır önüne kurulan tüm tuzaklar, üzerinde oynanan tüm oyunlar, sırtına saplanan tüm hançerler, ayağına takılan tüm çelmeler işte bugünü engellemek içindir” dedi.

“BU MİLLET, FERASETİNİN NE KADAR GÜÇLÜ OLDUĞUNU YAŞADIĞI HER BADİREDE TEKRAR TEKRAR İSPATLAMIŞTIR”

“Alman, Fransız, İngiliz dergileri, Erdoğan’ı yıkmak için kapaklar atmadılar mı? Bu kapakları yazmadılar mı? İşte onlar da kaybettiler” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Aylardır karşımızda kurulan ittifakları gördünüz. Kimlerin kimlerle beraber olduğunu gördünüz. Terör örgütlerinden sapkın akımlara kimlerin karşımıza dikildiğini gördünüz. Oynanan kirli oyunları gördünüz. Buna rağmen ne oldu? Hamdolsun başaramadılar. İnşallah bundan sonra da başaramayacaklar. Çünkü bu millet, mayasının ne kadar sağlam, basiretinin, ferasetinin ne kadar güçlü olduğunu yaşadığı her badirede tekrar tekrar ispatlamıştır. Ve işte bundan dolayıdır ki Türk milletinin zafiyetini yakalama, bulma gibi gayretin içerisine girenler yine kaybedeceklerdir. Sadece şu son seçimler boyunca şahit olduklarımız bile milletimizin şu onurlu duruşunu göstermiştir. Milletimizle aramızdaki muhabbet köprüsü böylesine güçlü olduğu müddetçe, Allah’ın izniyle üstesinden gelemeyeceğimiz mücadele, çözemeyeceğimiz sorun, hâl yoluna koyamayacağımız mesele yoktur. Rabb’ime beni böyle bir milletin evladı olarak dünyaya getirdiği için hamdediyorum.”

Seçimlerin bitmesiyle artık tüm vakit ve enerjilerini çalışmaya, eser üretmeye, hizmet vermeye tahsis edeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak, yıkılan şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak, insanlarımızı hayata bağlamak önceliklerimizin en başında yer almayı sürdürecektir. Sadece kalbimiz değil, elimiz de hep deprem bölgesinin üzerinde olmaya devam edecektir” ifadesini kullandı.

“ULUSLARARASI İTİBARA SAHİP BİR FİNANS YÖNETİMİ, YATIRIM VE İSTİHDAM ODAKLI BİR ÜRETİM EKONOMİSİ TASARLIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntıları gidermek, refah kayıplarını telafi etmek, önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır. Bunları çözmek bizim için zor bir şey değil. Bunları Başbakanlığım döneminde faizi 4,6’ya, enflasyonu da 6,2’ye indirerek ispatlayan biz değil miydik? Biz bu işi yaşadık, yaptık ama bunların böyle bir derdi var mı? Yok. Bunlar laf ola beri gele. Yaparsak yine biz yaparız. Şu anda faiz 8,5’e indirildi ve göreceksiniz enflasyon da inecek. Onlar bizimle yarışamaz, onlar IMF’nin kapısında nöbet tutarlar” diye konuştu.

Davos’tan kopuş sürecini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Davos’ta o zaman (Ali) Babacan yanımdaydı, IMF Başkanı’yla görüşüyoruz, o dönem 23,5 milyar dolar IMF’ye borcumuz vardı. IMF Başkanı’na ‘Sen taksitlerini alıyor musun? Dolayısıyla Türkiye’nin siyasi kaderine müdahale edemezsin. Türkiye’nin Başbakanı benim. Sen sadece taksitlerini alacaksın’ dedim. Ne oldu? 2013’e kadar devam ettik, 2013’te son taksiti ödedik, ondan sonra bizim IMF’le ilişkimiz bitti. Biz buyuz ama bu CHP ne diyordu, ‘IMF’ten borç almanız lazım.’ O sizin işinizdir, bizim değil. Ve o gün bugün, bakın 10 sene geçti, biz IMF’den borç almadık. O zaman da Merkez Bankamızın döviz rezervi 27,5 milyar dolardı. Bunlar ne yapıyor, İngiltere’ye gidip 3,5 milyar dolar getirecekmiş, onlar sana delikli kuruş vermezler, tefeci kime para vereceğini çok iyi bilir. Nitekim tefeciden para isteyenin akıbeti işte sandıklarda ortala çıktı. Olay bu kadar basit.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yolda emin adımlarla yürüdüklerini ve yürüyeceklerini vurgulayarak “Güven ve istikrar, bu iki kavram çok önemli. Siyasette hep arkadaşlarımla bunu konuştum, iki kavram, güven ve istikrar. Bununla yola devam edeceğiz ve güçlü bir ekonomi yönetimini bu iki kavramın üzerine kuracağız. Uluslararası itibara sahip bir finans yönetimi, yatırım ve istihdam odaklı bir üretim ekonomisi tasarlıyoruz” dedi.

“TERÖR ÖRGÜTLERİYLE YÜRÜTTÜĞÜMÜZ MÜCADELEYİ ARTIRACAĞIZ”

Türkiye’nin sanayiden enerjiye her alanda giderek artan üretim gücünün sağladığı imkânları, herkesi şaşırtacak yeni bir ekonomik atılımın lokomotifi hâline getireceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz’de doğal gaz keşfi ve ardından doğal gazın vatandaşlara bir ay süreyle ücretsiz sunulduğunu anımsattı.

Doğal gazın 25 metreküpünün de 1 yıl boyunca hanelere ücretsiz verileceğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Şimdi Gabar’da petrol çıktı, yatarak değil çalışarak çıktı. Daha önce orada bay bay Kemal’in dirsek temasında olduğu teröristlerin oralarda beton dökmeleri sebebiyle petrol çıkartamıyorduk ama şimdi çıkardık. Bununla birlikte küresel gelişmelerin bozduğu dengeler yeniden kuruluyor. Türkiye’nin bu tabloda inşallah çok farklı bir gücü olacak, hak ettiği yeri de alacak. Güneyimizdeki güvenlik tehditlerini, terör örgütleriyle yürüttüğümüz mücadeleyi artıracağız. Siyasi ve diplomatik kanalları daha etkin işleteceğiz. Bölgesel gelişmeleri doğru şekilde yönlendirerek, kısaca, çok yönlü çalışmalarla sınırlarımızdan bunları da uzak tutmaya devam edeceğiz.”

“SURİYE TOPRAKLARINDAKİ GÜVENLİ BÖLGELERE BUGÜNE KADAR 600 BİNE YAKIN KİŞİNİN GÖNÜLLÜ OLARAK GERİ DÖNMESİNİ SAĞLADIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bay bay Kemal’in ortakları ne diyordu; ‘Biz güneyimizdeki terör örgütleriyle beraber olacağız’ Bununla kalmadılar, oralardaki petrol kaynaklarını, bu teröristlerle paylaşmanın adımlarını attılar. İşte Kamışlı bunlardan bir tanesidir. Koalisyon güçleriyle ortak hareket ettiler” ifadesini kullandı.

Vatandaşların da talebi olan sığınmacıların gönüllü geri dönüşlerinin politikalarının bir parçası olarak değerlendirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ülkemize ve milletimize yakışır yol ve yöntemlerle, vatandaşlarımızın bu konudaki beklentilerini karşılamak görevimizdir. Suriye topraklarındaki güvenli bölgelere bugüne kadar 600 bine yakın kişinin gönüllü olarak geri dönmesini sağladık. Katar’la bir iş birliği yaptık, yeni bir iskân projesiyle, birkaç yıl içinde 1 milyon kişinin daha dönüşünü temin edeceğiz. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden tarıma, turizmden spora kadar, ülkemize asırlık kazanımlar sağladığımız alanlarda çıtayı daha yukarıya taşıyacak yatırımlarla yolumuza devam edeceğiz.”

Mesleki eğitim başta olmak üzere ülkenin şartlarına ve gençlerin beklentilerine karşılık gelecek uygulamaları geliştirerek sürdüreceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlıkta dünyanın örnek aldığı altyapı ve sigorta sistemini hep daha ileriye taşıyıp yaygınlaştıracaklarını ve şehir hastanelerini artıracaklarını söyledi.

Kalkınmanın temel altyapısı olan ulaştırma ve enerjide yürütülen yatırımları küresel düzeye taşıyarak, Türkiye’nin “hub” konumunu güçlendireceklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nitekim Sayın Putin, Türkiye’nin, yani Trakya’nın hub bölgesi olması konusunu bu tebrik mesajında yine tekrar etti. Onlarla bu adımı atacağız ve böylece Trakya bir hub olacak” diye konuştu.

“SOSYAL YARDIM VE DESTEK SİSTEMİMİZİ GELİŞTİRECEĞİZ”

Ülkenin lokomotifi hâline dönüşen sanayinin, bilhassa savunma sanayiinin marka değerini artıracaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bizi dünya gıda sektörünün en önemli aktörlerinden biri hâline getiren tarım ve hayvancılıkta girdi fiyatlarını düşüren, üretici gelirlerini artıran, tüketici erişimini kolaylaştıran bir sistemi hayata geçireceğiz. Hizmetler sektörümüzün ana gelir kaynağı turizmde yakaladığımız ivmeyi sürdüreceğiz. Sosyal yardım ve destek sistemimizi, milletimizin tek bir ferdinin bile kendisini sahipsiz hissetmeyeceği, dışlanmışlık duygusuna kapılmayacağı seviyeye getirene kadar geliştireceğiz. Kısacası önümüzdeki dönemin her anını Türkiye Yüzyılı’na yakışır eser ve hizmetlerle değerlendireceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın 570’inci yıl dönümüne kavuşulacak İstanbul’un fethinin, bir çağı açıp yeni bir çağı kapattığını anımsatarak, 570 yıl önceki “Konstantiniyye muhakkak fetih olunacaktır. Onu fetheden komutan, ne güzel komutan ve onun askeri ne güzel askerdir” hükmünü yerine getirdiklerini ifade etti.

Fethin yarın İstanbul’da kutlanacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ne mübarek komutan, ne mübarek asker. İnşallah sizleri karşımda bu ecdadın torunları olarak görüyorum. Sizlerle iftihar ediyorum, sizlere inanıyorum, güveniyorum. İnşallah bu seçimleri giriş kapısı olarak gördüğümüz Türkiye Yüzyılı da tarihe işte böyle bir dönüm noktası olarak geçecektir. Dün ‘Türkiye bize, biz de Türkiye’ye ve milletimize emanetiz’ demiştik. Emanete sahip çıktığınız için sizlere en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Kelimelere sığmayan şu sevginiz, coşkunuz, vefanız, kadirşinaslığınız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bizlere bu toprakları vatan yapmak ve vatan olarak tutmak için canlarını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle yâd ediyorum. 15 Temmuz gecesi şu gazi mekânın önünde istiklalleri ve istikballeri için gözlerini kırpmadan ölüme yürüyen şehitlerimizi kemal-i edeple anıyorum. Sizler buradaki varlığınızla şehitlerimizin elden ele bugünlere ulaştırdığı kutlu sancağın asla yere düşmeyeceğini bir kez daha gösterdiniz. Rabb’im hepinizden razı olsun. Bize yeni bir zafer daha yaşatan milletimiz var olsun. Türkiye Yüzyılı kutlu olsun. Büyük Türkiye zaferimiz hayırlı olsun.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını Arif Nihat Asya’nın “Dua” şiirini okuyarak sonlandırdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde vatandaşlara hitabı öncesinde, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ile Cumhur İttifakı’na desteğini açıklayan Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ve Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan ile bir araya geldi.

Kabulde; Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Anavatan Partisi Genel Başkanı İbrahim Çelebi, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da yer aldı.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara hitabının ardından Cumhur İttifakı’nda yer alan partilerin lideriyle vatandaşları selamladı. Selamlamada, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan da yer aldı.

DAHA FAZLA HABER

Bürokrat

“Bugün kazanan sadece Türkiye’dir”

Avatar

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci tur sonuçlarına ilişkin olarak açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs seçiminin de 28 Mayıs seçiminin de galibi 85 milyon vatandaşımızın tamamıdır. Biz ‘öyle bir kazanacağız ki kimse kaybetmeyecek’ demiştik. Öyleyse bugün kazanan sadece Türkiye’dir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kısıklı’da vatandaşlara hitap etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kısıklı’daki konutunun önünde bekleyen vatandaşlara hitap etmek üzere, eşi Emine Erdoğan’la birlikte seçim otobüsünün üzerine çıktı.

Bu sırada çalınan ”Duyanlara, duymayanlara” şarkısına eşlik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra yaptığı konuşmada, İstanbul’u çok sevdiklerini, İstanbul aşığı olduklarını, İstanbul’la yola çıktıklarını ve İstanbul’la yola devam ettiklerini söyledi.

Bugün Kısıklı’nın, Üsküdar’ın, İstanbul’un bir başka olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Değerli dava ve yol arkadaşlarım” diye seslendiği alandaki vatandaşları kalbi duygularıyla, hürmetle, muhabbetle selamladığını dile getirdi.

“Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunu milletimizin teveccühüyle tamamlamış bulunuyoruz. İki bayram arasında bize bir demokrasi bayramı yaşatan milletime şükranlarımı sunuyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandık başına gidip kendisi ve evlatlarının geleceği için iradesini ortaya koyan tüm vatandaşlara teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatın tüm mensuplarını, kadın ve gençlik kollarını, sandık müşahitlerini, gönüllü olarak seçimin sağlıklı şekilde yürümesine katkıda bulunan herkesi, kampanya ekibini, kadınları, gençleri ve AK Parti davasına gönül veren tüm kardeşlerini tebrik ettiğini belirtti.

“SİZLERİN GÜVENİNE LAYIK OLACAĞIZ”

Yurt içinde, yurt dışında ikinci tura göre özellikle yüksek oy oranlarıyla sandığa koşan herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaptığı tercihle önümüzdeki 5 yıl boyunca ülkeyi yönetme sorumluluğunu bir kez daha bize tevdi eden milletimizin her bir ferdine teşekkür ediyorum. İnşallah sizlerin güvenine layık olacağız. 21 yıl layık olduğumuz gibi layık olacağız. Ne dedim; ‘Pazara kadar değil, mezara kadar beraber olacağız’ Hep ‘Bu sevda burada bitmez’ dedik. Öyle mi? Şimdi bak ‘bay bay Kemal’ diyorlar. Biz hep ‘Bu kutlu yürüyüş yarım kalmaz’ demiştik. Biz hep ‘Hizmet eden hezimete uğramaz’ demiştik. Biz hep ‘Türkiye bize, biz de Türkiye’ye emanetiz’ demiştik. İsterseniz buna bir üçüncü ‘bay’ daha ilave edebiliriz; bay bay Bay Kemal.”

“14 MAYIS SEÇİMİNİN DE 28 MAYIS SEÇİMİNİN DE GALİBİ 85 MİLYON VATANDAŞIMIZIN TAMAMIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Mayıs’taki Cumhurbaşkanı Seçimi’nin, kendisiyle millet arasındaki muhabbetin demokrasi ateşinde şekillenmiş hâli olduğunu söyledi.

“Nasıl demir ateşle buluşarak çeliğe dönüşürse, sizlerin iradesi de sandıkta Türkiye’nin bükülmez, kırılmaz, paslanmaz gücü hâline geldi” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na atıfta bulunarak, şöyle konuştu: “Buradan Türkiye’ye bir hesap yapıyorum. ‘Hesap uzmanıyım’ diyordu ya… 2018’de CHP’nin vekil sayısı neydi biliyor musunuz? 146. 2023’te CHP’nin vekil sayısı, yani bu seçimde 169 çıkardı. Fakat malum, toplamda yüzde 1 bile oya sahip olmayan malum partilere kiralık vekil verdi. Ne kadar? 40 tane. Peki, ne oldu? Şimdi 129’a düştü CHP. Hesap uzmanı ya, bu işleri çok iyi bilir. Böylece kaybettiği vekiller sebebiyle herhalde CHP bunu, bay bay Bay Kemal’e hesabını soracaktır. Diyoruz ki 14 Mayıs seçiminin de 28 Mayıs seçiminin de galibi 85 milyon vatandaşımızın tamamıdır.”

Bir şey daha söylediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “‘Biz öyle bir kazanacağız ki kimse kaybetmeyecek’ demiştik. Öyleyse bugün kazanan sadece Türkiye’dir. Demokrasimizden, kalkınmamızdan, hedeflerimizden taviz vermeden şimdi Türkiye Yüzyılı’nın kapısını açtık ama beraberce açtık. Erkeğinden kadınına, gencinden yaşlısına, çalışanından emeklisine kadar milletimizin tüm kesimlerinin hayallerini, heyecanlarını beraberce hayata geçirdik. Kalbi ve gözü bize dönük dostlarımızın umutlarını beraberce yükselttik” değerlendirmesinde bulundu.

“ASIL OLAN MİLLETİMİZİN BİRLİĞİNE VE BERABERLİĞİNE SAHİP ÇIKMASIDIR”

Alanın muhteşem olduğunu, Kısıklı meydanının tarih yazdığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir İstanbullu, bir Üsküdarlı, bir Kısıklılı olarak sizin gibi yol arkadaşları verdiği için Allah’a hamdediyorum. Her zaferimizi yine sizlerle birlikte kutlayacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024’te yapılacak yerel seçimlere değinerek, “Şimdi önümüzde 2024 var. Ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? 2024’te Üsküdar’ı da İstanbul’u da yerel seçimlerde kazanmaya hazır mıyız? Öyleyse durmak yok, çok çalışacağız” ifadelerini kullandı.

Alandaki katılımcıların sayısına ilişkin bilgi paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda emniyetten dedim ki Kısıklı meydanında ne kadar vatandaşım var? Rakam ne biliyor musunuz? 55 bin. Seçimler gelir geçer, sel gider kum kalır. Asıl olan ülkemizin hedeflerinden sapmaması, milletimizin birliğine ve beraberliğine sahip çıkmasıdır. Bugünkü seçimlerin en büyük mesajı işte budur” diye konuştu.

“Seçim sonuçları bir kez daha göstermiştir ki hiç kimse bu ülkenin kazanımlarına göz dikemez” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte şimdi dünya ülkeleri arıyor. Az önce Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham kardeşim aradı. Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev kardeşim aradı. Libya Başbakanı aradı. Hepsi ardı ardına arıyorlar. Ve diyorlar ki ‘Gerekirse ilan edin, davet edin, hemen şimdi de geliriz’ Çünkü bu zaferi bizimle gerek Batı’da gerek Körfez’de… Katar arıyor, aynı şekilde o da bu mutluluğu paylaşıyor” dedi.

“HİÇ KİMSE İNSANIMIZIN SAHİP OLDUĞU HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE EL UZATAMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiç kimse insanımızın sahip olduğu hak ve özgürlüklere el uzatamaz. Hiç kimse milletimize tepeden bakamaz, insanımıza hakaret edemez. Gençlerimizi kendi dipsiz karanlıklarına sürükleyemez. Hiç kimse Türkiye’ye parmak sallayamaz. Bunun için terör örgütünden karanlık mahfillere herhangi bir aracı ayağımıza dolayamaz. Hiç kimse milletimizin bir olma, iri olma, diri olma, kardeş olma, hep birlikte Türkiye olma azmini kıramaz” ifadelerini kullandı.

“BİZDE AİLE KUTSALDIR”

Alandaki vatandaşlara “Kardeşlerim şimdi öyle bir haykıralım ki Ankara bunu duysun. İstanbul’un tüm ilçeleri bunu duysun” diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: ”Kardeşlerim bu CHP, LGBT’ci midir? Bu HDP, LGBT’ci midir? Bu İYİ Parti, LGBT’ci midir? O yanındaki bazı ufaklıklar var, onlar da LGBT’ci midir? Peki, AK Parti’ye LGBT sızabilir mi? MHP’ye sızabilir mi? Cumhur İttifakı’nın diğer üyelerine sızabilir mi? İşte unutmayın, Yunus’un ‘Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası’ dediği gibi her seçim bizim için bir yeniden doğuştur. Bizde aile kutsaldır. Aileye kimse dil uzatamaz. Kadına şiddet bizde yasak, haramdır. Buna kimse tevessül edemez ve ümüğünü sıkarız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek dönemde millete ne söz verdilerse onu yapacaklarını, yerine getiremeyecekleri hiçbir sözü vermeme prensibine de bağlı kalacaklarını söyledi.

Şimdi Ankara’ya yola çıkacağını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu defa bir değişiklik yaparak balkon konuşmasını Külliyeden gerçekleştireceğini, Külliyeden tüm dünyaya sesleneceğini dile getirerek, vatandaşlardan Başkent’e gitmek için müsaade istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11 ildeki depremzedelere teşekkür ederek, “Onlar konteynerlerde, çadır kentlerde oylarını gittiler, büyük bir vakurla kullandılar. Allah onlardan razı olsun. Rabbim beterinden korusun. Söylediğim gibi inşallah bir yıl içinde de kalıcı konutları hâlledeceğiz” ifadelerini kullandı.

Alandaki vatandaşlara, “Şöyle haykıralım, tüm Türkiye duysun. Üsküdar bunu yapar, kaldıralım elleri. Hazır mıyız?” diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” ifadelerini katılımcılarla birlikte tekrarladı.

DAHA FAZLA HABER

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, oyunu Saffet Çebi Ortaokulu’nda kullandı

Avatar

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci turu için oylarını Üsküdar’daki Saffet Çebi Ortaokulu’nda kullandı.

Oy verme işleminin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk demokrasi hayatında ilk defa iki turlu bir seçime şahit olunduğunu söyledi.

Birinci turun 14 Mayıs’ta gerçekleştiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi ikinci turu da 28 Mayıs’ta gerçekleştirmiş oluyoruz. Tabii şimdi burada partiler yok. Bir metre boyunda bir oy pusulası yok. Sadece iki aday söz konusu ve bu iki adaya halkımız oylarını vereceği için de inanıyorum ki çok seri bir şekilde inşallah bugünkü oylama da bitecektir. Ancak tabii Türk demokrasi hayatının cumhurbaşkanlığı seçiminde ilk defa böyle bir oylama şahit olduğumuz bir vaka ve dünya tarihinde böyle yüzde 90’a varan bir katılımla gerçekleşen ülke yok ama Türkiye, yüzde 90’a varan bir katılımla demokratik bir mücadelesini en güzel şekilde verdi. Bugün de bunu inanıyorum ki aynı şekilde gerçekleştirecektir” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimin ülke ve millet için hayırlara vesile olmasını dileyerek, “Tabii katılımın son ana kadar rehavete ulaşmadan, varmadan gerçekleşmesini de özellikle vatandaşlarımdan rica ediyorum” diye konuştu.

DAHA FAZLA HABER

Bürokrat

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes’in anıt mezarını ziyaret etti

Avatar

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes ve arkadaşlarının anıt mezarını ziyaretinde yaptığı konuşmada, “Türk demokrasisi, bir 27 Mayıs’ta aldığı yarayla sendelemişti. Şimdi 63 yıl sonra yine bir 27 Mayıs’ta, yarın gideceğimiz sandık başında, darbeler, cuntalar, muhtıralar döneminin bittiğinin müjdesini cümle âleme duyurmak için sabırsızlanıyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Mayıs 1960 darbesinin 63. yılında merhum Başbakan Adnan Menderes ile Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ın naaşlarının bulunduğu Topkapı’daki anıt mezarı ziyaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, anıt mezarı ziyaretinde merhum Menderes’in kabrine çelenk sunarken, merhum bakanların mezarlarına da karanfil bıraktı. Kur’an-Kerim tilaveti yapılan törende, İstanbul İl Müftüsü Safi Arpaguş dua etti.

Ziyaret sonrası açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Cumhuriyet tarihinin en kara günlerinden birinin yıl dönümü vesilesiyle bir arada olduklarını belirterek, bundan 63 yıl önce, bir 27 Mayıs günü Türkiye’nin çok partili siyasi hayata geçtikten sonraki ilk askeri darbesine maruz kaldığına işaret etti.

“DÜNYA DURDUKÇA MENDERES, HAYIRLA FATİHA’YLA DUA İLE YÂD EDİLECEKTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki bir grubun gerçekleştirdiği bu darbenin, demokrasi ve kalkınma hamlesini engellemekle kalmadığını, yüreklerde derin yaralar açtığını dile getirerek, şöyle devam etti: “Demokrat Parti’nin Genel Başkanı ve Başbakanı olarak ülkemize verdiği hizmetlerle milletimizin gönlünde özel bir yeri olan Menderes, darbe yönetimi tarafından kurulan uyduruk mahkemenin kararıyla idam edildi. Menderes ve arkadaşlarının yargılandığı Yassıada uzun yıllar boyunca vatandaşlarımızın dilinde ‘yaslı ada’ olarak telaffuz edilmiştir. Biz burayı aldık, şehitlerimizin anısını ilelebet yaşatacak şekilde Demokrasi ve Özgürlükler Adası hâline getirdik. Bugün de idamlarına giden sürecin başlangıcı olan darbenin yıl dönümünde rahmetli Menderes ve arkadaşlarını hayırla yâd etmek üzere burada anıt mezardayız. Dünya durdukça Menderes, hayırla Fatiha’yla dua ile yâd edilecektir. Menderes’i devirenler, yargılayanlar, idam edenler ve tüm bu süreci doğrudan dolaylı destekleyenler ise milletimiz tarafından hep nefretle anılmıştır, öyle de anılmaya devam edecektir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Menderes’in “bu milletin adamı” olduğunu belirterek, “Başkalarının adamı olanlar ise ne Menderes ne de onun gibi ülkenin demokrasi ve kalkınma atılımlarının altında imzası bulunanlardan asla haz etmediler. Sadece bununla kalmayıp, her fırsatta onlarla milletin arasını açmak, onu da başaramazlarsa vücutlarını ortadan kaldırmak için uğraştılar, didindiler.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hemen yakındaki bir diğer anıt mezarda ebedi istirahatgahında olan merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın da benzer saldırılara maruz kaldığını, benzer sıkıntılar yaşadığını anlatarak, kendilerinin de belediye başkanlığından itibaren başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı dönemlerinin aynı mücadelelerle geçtiğini vurguladı.

“DARBELER DÖNEMİNİN BİTTİĞİNİN MÜJDESİNİ CÜMLE ÂLEME DUYURMAK İÇİN SABIRSIZLANIYORUZ”

Ancak Türkiye’yle ilgili karanlık heveslerin hiçbir zaman tüm manasıyla başarıya ulaşamadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türk demokrasisi bir 27 Mayıs’ta aldığı yarayla sendelemiştir. Şimdi 63 üç yıl sonra, yine bir 27 Mayıs’ta, yarın gideceğimiz sandık başında darbeler, cuntalar, muhtıralar döneminin bittiğinin müjdesini cümle âleme duyurmak için sabırsızlanıyoruz. Milletimiz gerisinde pek çok mücadelenin, acının, fedakârlığın bulunduğu demokrasisinin kıymetini çok iyi bilmektedir. Seçimlerdeki katılım oranları milletimizin demokrasi yoluyla istiklaline ve istikbaline sahip çıkışının ifadesidir. Türkiye, seçimleri dünyada örneği olmayan katılım seviyesi yanında şeffaf ve adil bir şekilde gerçekleştirmesiyle de farkını ortaya koymuştur.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes’e, Turgut Özal’a, Necmettin Erbakan’a ve şehitlere Allah’tan rahmet diledi. Vatandaşlara, yarın sabah hassasiyetle sandıklara gitmelerini tavsiye eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarının özellikle kendileri için özel bir gün olduğunu sözlerine ekledi. Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan katılımcılardan Fatiha okumalarını istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, 8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal ile eski başbakanlardan merhum Necmettin Erbakan’ın kabrini de ziyaret etti.

DAHA FAZLA HABER

HABER BURADA

Dünya1 gün önce

“Vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme politikamıza sıkı sıkıya bağlıyız”

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, TOBB 79. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Toplumumuzun farklı kesimlerinde yaşanan refah kayıplarını telafi edecek adımları atmakta kararlıyız. Vatandaşımızı...

Dünya1 gün önce

“Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde seçim sonuçlarına ilişkin açıklama yaptı. Konuşmasına, “Biz Türkiye’yi çok seviyoruz” diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün kimse...

Bürokrat1 gün önce

“Bugün kazanan sadece Türkiye’dir”

Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci tur sonuçlarına ilişkin olarak açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs seçiminin de 28 Mayıs seçiminin de galibi...

Dünya1 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, oyunu Saffet Çebi Ortaokulu’nda kullandı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci turu için oylarını Üsküdar’daki Saffet Çebi Ortaokulu’nda kullandı. Oy...

Bürokrat4 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes’in anıt mezarını ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes ve arkadaşlarının anıt mezarını ziyaretinde yaptığı konuşmada, “Türk demokrasisi, bir 27 Mayıs’ta aldığı yarayla sendelemişti. Şimdi...

Bürokrat1 hafta önce

“Nefretin, kinin ve öfkenin diliyle değil, daima kardeşliğin diliyle konuştuk”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay ziyaretinde yaptığı konuşmada, “Ayıranlardan, ayrıştıranlardan değil, hep birleştirenlerden, 85 milyonun tamamını kucaklaştıranlardan olduk. Nefretin, kinin ve öfkenin...

Bürokrat1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman’da gençlerle bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beşpınar Kültür, Eğitim ve Sosyal Destek Kampı’nda düzenlenen Adıyaman Gençlik Buluşması’na katıldı.

Dünya1 hafta önce

“Deprem bölgesinin dört bir yanında kalıcı konutların silüetleri yükselmeye başladı”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş ziyaretinde yaptığı konuşmada, “Şu anda deprem bölgesinin dört bir yanında kalıcı konutların silüetleri yükselmeye başladı” dedi. Cumhurbaşkanı...

Bürokrat1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Rami Kütüphanesi’nde gençlerle bir araya geldi.

Dünya1 hafta önce

“Önceliğimiz, depremin izlerini bir an önce silerek şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman’da K2B Konteyner Kent ziyaretinde yaptığı konuşmada, “Önceliğimiz, depremin izlerini bir an önce silerek şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmaktır”...

REKLAMLAR
Mayıs 2022
P S Ç P C C P
 1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031  

GENÇ BÜROKRAT