Connect with us

Bürokrat

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na katıldı

Genç Gazeteciler

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sinan Erdem Spor Salonu önünde düzenlenen etkinlik öncesi otobüsten vatandaşlara hitap etti. Sinan Erdem Spor Salonu’nun tıklım tıklım dolu olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizler içeriye giremediğiniz için şu anda dışarıdasınız. Ama gönüllerimizin içerisinde zaten yeriniz şu anda mevcut” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye genelinde TÜGVA’nın 310 bini aşkın üyesi olduğunu aktararak, “81 vilayetteki tüm yapılanmasıyla birlikte her geçen gün daha iyiye, daha güzele gitmek suretiyle gençliğimizin -hep söylüyorum ya, birileri rahatsız oluyor- dindar bir nesil olarak geleceğe hazırlanmasında TÜGVA’nın konumu çok çok önemli. İşte sizler bu neslin temsilcileri olarak karşımdasınız. Dolayısıyla sizlere elimizden ne gelirse, Gençlik ve Spor Bakanlığımız, Millî Eğitim Bakanlığımız ve Cumhurbaşkanı, 17 Bakanlık olarak, elimizden gelen her türlü fedakârlığı yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

TÜGVA Başakşehir İlçe Temsilciliği’nin “TÜGVA Başakşehir” diye seslenmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Başakşehir ön almak istiyor. Tabii buradaki tüm gençler, ben inanıyorum ki hepsi Başakşehir’in taşıdığı ruh kökünü, onlar da taşıyor. Burada ayrı gayrı yok. Bizim tek derdimiz, Asım’ın nesli olarak gördüğümüz bu gençliği, en ileri, uç noktalara o ruh ile yetiştirmek. Onun için de ne dedik, ‘Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum. Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim. Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim. Adam aldırma da geç git diyemem, aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim. Hakkı tutar kaldırırım. Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu.”

“YOKSULLUĞUN ALLAH’IN İZNİYLE OLMAYACAĞI BİR TÜRKİYE’Yİ BİZ HALLEDERİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşta arabulucu rolünü oynayan ülkenin Türkiye olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bütün bu olaylar karşısında yıpranmadığına dikkati çekerek, “Tam aksine. Şu anda Avrupa’da herkes tutuşmuş vaziyette, ‘Acaba bu kış nasıl geçecek?’ Elhamdülillah, biz bütün hazırlıklarımızı yaptık ve bütün hazırlıklarımızla beraber, elhamdülillah, milletimize doğal gazını da kömürünü de her şeyini hazırlamış vaziyetteyiz. Derdimiz şu anda, daha uygun fiyatlarla biz vatandaşımıza bu doğal gazı nasıl ulaştıracağız, bunun gayreti içerisindeyiz. Ama şunu bilmenizi istiyorum: AK Parti iktidarı zulme rıza göstermez. Zulmedilmesini asla istemez ve derdimiz şu an itibarıyla inşallah aralık ayındaki yapılacak olan yeni değerlendirmelerle de asgari ücreti en uygun rakama çıkarmak. Biz bunun için varız. Yolsuzlukların olmadığı, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun Allah’ın izniyle olmayacağı bir Türkiye’yi biz hallederiz. Bunu biz yaparız. Şu an itibarıyla onun hazırlığı içindeyiz.”

Gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Okullar açılırken sıraların üzerinde kitaplarınızı buldunuz mu? Yardımcı ders kitaplarınızı buldunuz mu? Nasıl oldu bu iş? Bundan önce böyle bir şey var mıydı? Bu sıralardan biz de geldik, geçtik. Biz kırtasiyeci dükkânlarından kitap bulamazdık, defter bulamazdık ama biz bu derdi çektik. Ne dedik? Bizim evlatlarımız çekmesin. Onlar için de en ideal okulları yapalım, sıralarımızı buna göre hazırlayalım ve yavrularımız gayet huzurlu şekilde okula gidip bu noktada hazırlıklarını yapsınlar ve bütün sömestr en güzel şekilde, rahat bir şekilde geçirsinler” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından TÜGVA 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na katılmak üzere Sinan Erdem Spor Salonu’na geçti.

Genel kurulda görev alacak kişilere başarılar dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA’nın 81 il ve 571 ilçedeki temsilcilikleriyle, bünyesindeki 41 yurt, 40 icathane, 80 kıraathane, 300 gençlik merkezi ve 300 bini aşkın üyesiyle Türkiye’nin en büyük gençlik hareketi hâline geldiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vakfın bursları, yurtları, eğitim ve öğretim çalışmalarıyla, kamplarıyla, kültür sanat ve spor faaliyetleriyle gençlerin hayatlarının her alanında verdiği hizmetleri takdirle takip ettiğini anlattı.

Vakfın yurt dışında da faaliyet gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kuruluş gayesine uygun şekilde, iyiyi, güzeli, hakkı, adaleti esas alan çalışmaları, geleceğimize güvenle bakmamızı sağlıyor. Bu tablonun özellikle bizim neslimiz için ayrı bir önemi vardır. Türkiye’nin en kıymetli hazinesi olan gençliğinin bir kısmını küresel güç baronlarının emperyalist hezeyanlarına kurban verdiğimiz dönemlerin acıları hâlâ yüreklerimizde tazedir” diye konuştu.

“FATİH’İN İSTANBUL’U FETHETTİĞİ YAŞTAKİ SİZ GENÇLER”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA’nın bu ülkenin ve dostlarının gençlerini, milletin ve onunla birlikte tüm insanlığın hayrına çalışmalar yürütecek bilince ve birikime sahip kılmak için verdikleri mücadelenin en önemli kurumsal markalarından biri hline geldiğine dikkati çekerek, “Bu çatı altında yürütülen mücadeleden rahatsız olanların, yalan ve iftira çıtasını sürekli yükseltmesinin gerisinde işte bu hakikat vardır. Artık bu ülkenin gençlerini PKK gibi, FETÖ gibi, DEAŞ gibi terör örgütleri, fikri ve cinsi sapkınlık akımları üzerinden heba edemediklerini görenler elbette TÜGVA’ya saldırmaya devam edeceklerdir. Ne diyorlar? Gençlik olarak çok güçlüymüşler. Ne alaka? İşte gençlik burada. Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştaki siz gençler. İnancınızdan, medeniyetinizden, ecdadınızdan aldığınız ilhamla tüm bu saldırıların üstesinden gelecek, hedeflerinize kararlılıkla yürüyecek azme, iradeye, güce, kabiliyete sahipsiniz” değerlendirmelerinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: Hazreti Mevlana sorar, ‘Kişinin değeri nedir? Sonra kendisi cevaplar. ‘Aradığı şeydir.’ Evet, sizler ilimden sanata, spordan teknolojiye kadar her alanda ne aradığınızı bildiğiniz için değerlisiniz. Gençler, aradığımız şey Hazreti Adem Aleyhissalatu vesselamdan bugüne insanlığın iman ve hikmet ocağında şekillenmiş tüm birikimdir. Aradığımız şey, Peygamber Efendimiz Aleyhissalatu vesselamdan bugüne İslam medeniyetinin inanç ve ilim membaından süzülüp gelen tüm hazinelerimizdir.”

“ATTIĞIMIZ ADIMLARI, GENÇLERİNİZLE BİRLİKTE PLANLADIK VE HAYATA GEÇİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aradıkları şeyin, milletin Malazgirt’ten bugüne coğrafyaya bilek gücü ve gönül enginliğiyle ilmek ilmek dokuduğu tüm değerler olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aradıkları şeyin, asırlık kayıpların ardından her alanda yeniden yükselişin ifadesi olan hep birlikte verdikleri mücadele olduğunu dile getirdi.

“Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin” mealindeki ayeti anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu söze uygun şekilde, saatlerce günlerce konuşsak bitiremeyeceğimiz asıl meramımı sizlere aktarabildiğime inanıyorum. Türkiye, bir asır önce istiklali ve istikbali uğruna gençlerinin önemli bir kısmını cephelerde feda etmiştir. Cumhuriyet tarihi boyunca da vesayetten darbelere, yokluklardan siyasi kavgalara kadar nice badireler geçiren ülkemizde bunların faturasını en çok ödeyen gençlerimiz olmuştur” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllarca birilerinin kirli siyasetinde, bu ülkenin daha ömrünün baharındaki nice gencinin araç olarak kullanıldığına ve tıpkı bir bozuk para gibi harcandığına vurgu yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siyasi parti tabelası arkasına gizlenmiş, fitne yuvalarında kandırdıkları gençlerimizi bölücü örgütün elebaşlarına, Kandil’deki terör baronlarının sinsi emellerine kurban ettiler. Bunun için biz, sorumluluk üstlendiğimiz her yerde ve her vakit attığımız adımları, gençlerinizle birlikte planladık ve hayata geçirdik. İşte bu gençlik burada. Tavizsiz bir gençlik, sıradan bir gençlik değil, attığı adımı bilen, istikametini bilen, ‘Yol O’nun, varlık O’nun, gerisi hep angarya/ Yüz üstü çok süründün, ayağa kalk Sakarya’ diyen bir gençlik. İktidarlarımız boyunca, yaptığımız her faaliyetin odağında gençlerimiz var. Hamdolsun bugün de gençlerimizle birlikte yol yürümeye devam ediyoruz. Gittiğimiz her ilde, Ankara ve İstanbul’daki programlarımızın her safhasında gençlerimizle bir araya gelmeye önem veriyoruz.”

“GENÇLER, BEN SİZE GÜVENİYORUM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin enerjisinin güçlerine güç kattığına işaret ederek, şunları kaydetti: “Gençler, ben size inanıyorum. Size güveniyorum. Sizin ufkunuz ve hayalleriniz vizyonumuzu genişletiyor. Sizlerin sadakati ve samimiyeti saflarımızı sıklaştırıyor. İyi ki sizler gibi yol arkadaşlarına sahibiz. İyi ki sizler gibi milletimizin aydınlık geleceğini temsil eden fidanlara sahibiz. İyi ki sizler gibi ülkemizi huzuru kalple emanet edeceğimiz kadrolara sahibiz. Sizleri görünce Üstat gibi diyoruz ki ‘Surda bir gedik açtık. Mukaddes mi mukaddes ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es.’ Gençler şunu unutmayın, biz varız, bir de karşımızda malum düşmanlar var. Ne diyor İslam? ‘Ey düşmanım sen benim ifadem ve hızımsın. Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın.’ Bu anlayışla bu yolda yürüyoruz. Varsa eğer birileri oldukları gibi görecekleri de vardır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi, ekonomik askerî ve diplomatik olarak kendi iradesini ortaya koyan, kendi hedeflerine doğru yürüyen Türkiye fotoğrafı şekillendikçe yeni durumlarla karşılaştıklarını dile getirdi.

Bu tarihî süreçte yaşanan her hadisenin, karşıdakilerin gerçek yüzlerini ortaya koymaya başladığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Şimdi gençler burayı iyi dinleyin. Demokrasi diyenlerin maskeleri inince, altından barbar suratları çıktı. Özgürlük diyenlerin maskeleri inince, altından faşist suratları belirdi. Hak, hukuk diyenlerin maskeleri inince, altından zalim suratları fırladı. Hoşgörü, çoğulculuk, öteki diyenlerin maskeleri inince altından bencil suratları görüldü. Biz, insanlığın tüm birikimi gibi demokrasiye de özgürlüklere de hak ve hukuka da hoşgörüye de sahip çıkmayı elbette sürdüreceğiz. Bunu biz başarırız. Çünkü bu kavramlarla ifade edilen değerler, tüm insanlığa aittir. Onların bu kavramların ardına gizledikleri çirkin suratları, bize emsal teşkil edemez. Medeniyetimizin bize çizdiği sınırlar, onlar gibi olmamıza asla izin vermez. Bu toprakların, bu kültürün evlatlarıysak barbar olamayız. Faşist olamayız, zalim olamayız. Bencil olamayız. Biz, yaratılanı Yaradan’dan ötürü seven bir medeniyetin mirasçıları olarak kendi milletimizi yükseltmek için çalışırken kalbini ve gözünü bize yöneltmiş hiçbir insanı dışlayamayız. Biz, irfansız ilimden Allah’a sığınan bir kültürün mensupları olarak kendi gönül coğrafyamızdaki hiçbir şeye, hiçbir kimseye sırtımızı dönemeyiz.”

“TRUVA ATLARININ OYUNLARINA ARTIK GELİNMEYECEK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kurtuluşu Allah’ın ipine sarılmakta gören bir inancın müntesipleri olarak asırlardır içe yerleştirilen Truva atlarının oyunlarına artık gelinemeyeceğini belirtti.

Bir yandan ülkenin ve milletin yükselişinin maddi temellerini inşa ederken onunla beraber yeni nesillerin kalplerini, gönüllerini, ruhlarını doyuracak, iman çatısının da kurulması gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ecdadımız bu şekilde üç kıta, yedi iklimde barışın, adaletin, huzurun, refahın bayrağını dalgalandırmıştır. Gelin bu toprakları kendimize nasıl vatan yaptığımızı şairin dilinden dinleyelim: Anlar Diyar-ı Rum’a tac-ü teberle geldiler. Kimi Yunus, kimi Tapduk, kimi Hacı Bektaş-ı Veli. Gökte rahmet, yerde nimet, dört yana serpildiler. Anlar gelende bir avuç buğdaydılar. Oluklar yetmedi dolup taştı. Bir ucun anda kaldı, bir ucun beller aştı. Çokluğun gökte yıldızlar ile bir saydılar. Kimisi hisar oldu kimisi burç. Kimisi oldu sahib-ül huruç” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu toprakları eline, beline, diline sahip olma düsturuyla verdikleri mücadele sayesinde vatan olarak bırakan ecdadın her birini rahmetle, şükranla, tazimle yâd ettiklerini söyledi.

“Rabbim bizlere de onlar gibi bu topraklara imanın, ilmin, irfanın, cihadın buğdaylarını ekmeyi, onlar gibi bu buğdayları gönül pazarında harmanlamayı nasip eylesin diyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, maziden atiye kurdukları köprünün her bir renginin kendileri için önemli olduğunu vurguladı.

Bu ülkenin 85 milyon insanının her birinin birinci sınıf vatandaş olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yine hep altını çizerek ifade ettiğimiz gibi bizim ne terör örgütlerine ne sapkın akımlara ne de diğer ülkelere kaptıracak tek bir evladımız yoktur. Yasin Börü’nün katillerinin nerede olduğunu biliyoruz. Yasin Börü gibi yavrularımızı maalesef Diyarbakır’da katledenleri biliyoruz ve onlar adına şu anda onların kurtuluşu için can simidi atan Bay Kemal’i de biliyoruz, onların yandaşlarını da biliyoruz ama bunlara asla prim vermeyeceğiz” dedi.

“TÜRKİYE YÜZYILININ İNŞASI KONUSUNDA EN ÇOK SİZ GENÇLERE GÜVENİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Nasıl hep birlikte Türkiye isek nasıl hep birlikte Türk milletiysek nasıl hep birlikte tüm mazlumların ve mağdurların umuduysak Anadolu kıtası büyüklüğündeki dava taşını gediğine de yine hep birlikte kurmaya var mıyız? Türkiye yüzyılını kurarken izleyeceğimiz yol haritamız, medeniyetimizin ve tarihimizin önümüze serdiği işte bu müktesebattır. Bu yolda bizimle yürümek isteyen her bir insanımıza her bir gencimize kollarımız da yüreğimiz de sonuna kadar açıktır. Tabii gençlerin bize gelmesini beklemeyecek, biz onlara gideceğiz. İşte bu salonu dolduran TÜGVA mensupları da ülkemizdeki gençlerimize ulaşma kanallarımızdan biridir, en önemlisidir. Rabbim yolunuzu, bahtınızı açık etsin, gayretinizi arttırsın diyorum.”

Türkiye’yi geçen 20 yılda nasıl asırlık eser ve hizmetlere kavuşturdularsa, Türkiye yüzyılının inşasını da birlikte gerçekleştireceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim gençliğimiz hep Ayasofya’nın açılması, inançlarımız ve değerlerimiz üzerindeki baskıların kalkması, bu özlemle, bu mücadeleyle geçti. Sultanahmet’in dili olsa da konuşsa. Hep öyle konuştuk. Oradaki Dikilitaş’ın önünden Ayasofya’nın açılacağı günü konuştuk. Ama Rabbim bu açılışı bize nasip etti” dedi.

Türkiye’nin maddi kalkınma unsurlarıyla birlikte manevi dünyasını gölgeleyen bu zincirlerden kurtulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gerçi birileri hâlâ ülkemizde yasakçılığın istismarını ve ticaretini yapmayı sürdürmeye çalışıyor ama hamdolsun Türkiye artık bu zihniyetin hezeyanlarını aşmış olarak çok daha büyük hayallerin çok daha büyük hedeflerin peşindedir. Bu anlayışla kendi yaklaşımlarımızı kendi tekliflerimizi kendi icraatlarımızı milletimizin takdirine sunuyoruz. Türkiye yüzyılının inşası konusunda en çok siz gençlere güveniyoruz. Sizlerin de kendinize güvendiğinizi biliyoruz. Bu özgüven için de her türlü imkânı sağladık. Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaştırmadan enerjiye, sanayiden spora her alanda kendinizi gerçekleştirebileceğiniz alt yapıyı kurduk. Kökenden inanca, kılık kıyafetten eğitime her konuda insanlarımızın özgürlük alanlarını kısıtlayan yasakları kaldırdık. Dünyayı tanıyan, ülkesini tanıyan, kendine güvenen bu gençlerimizden, onlara emanet edeceğimiz 2053 vizyonunu şekillendirmek için çok daha fazla gayret bekliyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her yeniliğin her devrimin her reformun türlü engellerle karşılaşacağını belirterek, “Benim karşımda şu anda muhafazakâr devrimciler var. Ben muhafazakâr devrimcilerle 2023’ü evelallah başarıyla bitireceğimize inanıyorum. Ama gençlerimizde bunların hepsini aşacak azmi, iradeyi, enerjiyi görüyorum” dedi.

Tarımda en büyük devrimlerden biri olan traktörü icat eden Henry Ford’un taşlandığını ama yoluna devam ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın yuvarlak olduğunu söyleyen Galileo Galilei’nin zindana atıldığını ama tezinden vazgeçmediğini, engelli olduğu için yarışamayacağı söylenen Enzo Ferrari’nin pes etmediğini, dünyanın en iyi yarış arabasını yaptığını söyledi.

Büyüme hormonu yetersizliği sebebiyle spor yapamayacağı söylenen Lionel Messi’nin mücadeleye devam ederek dünyanın en iyi futbolcusu olduğunu, oyun pistinde araba kullanırken “Beceriksiz” diye alay edilen Michael Schumacher’in dünyanın en iyi yarış pilotu seçildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir ara duyma yetisini kaybeden Ludwig van Beethoven’in besteleriyle müzik tarihinin zirvesine yerleştiğini, uçma denemeleri alay edilerek karşılanan Hezarfen Ahmet Çelebi’nin Galata Kulesi’nden Üsküdar’a uçarak tarihe geçtiğini, Haliç’in önüne gerilen demirleri aşamayacağı söylenen Fatih’in gemilerini karadan yürüterek İstanbul’u fethettiğini kaydetti.

Dünyaya ve insanlığa büyük hizmetleri olan bu isimlerin hiç birinin kendilerine dayatılan “yapamazsın”, “edemezsin”, “başaramazsın” telkinlerine kulak vermeyip, hedeflerine ulaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizden ricam şu, hayallerinizden vazgeçmemenizi, kendinize inanmanızı, çalışmanızı ve azmetmenizi istiyorum.” dedi.

“AİLE KURUMUNUN KORUNMASI VE GÜÇLENDİRİLMESİ BAŞTA OLMAK ÜZERE HER TÜRLÜ TEŞVİKİ YAPACAĞIZ”

Gençlerin bu dinamizmlerini, bu potansiyellerini sapkın akımları öne çıkartmak suretiyle heba ettirmek isteyenlerin hangi sinsi hesaplar peşinde koştuklarını gayet iyi bildiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu oyunların hepsinin de farkındayız. Geleceği tehdit altında olan toplumların düştüğü hataya ülkemizin de sürüklenmesine izin vermeyeceğiz. Aile kurumunun korunması ve güçlendirilmesi başta olmak üzere, bu doğrultuda gereken her türlü tedbiri alacak, her türlü teşviki yapacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin her köşesinde yaydıkları üniversitelerle, yaptıkları yurtlarla, spor tesisleriyle, kültür merkezleriyle, kurdukları atölyelerle, kütüphanelerle, gençleri hayallerine yaklaştırmak için her türlü çabayı gösterdiklerinin altını çizerek, şunları kaydetti: “Gümbür gümbür gelen TEKNOFEST gençliğinin heyecanı bizi de sarıyor. Yılsonuna kadar inşallah, önümüzdeki yılı kastediyorum, İstanbul, Ankara, İzmir’de de TEKNOFEST zirvelerini yapacağız. Dünyanın dört bir yanından farklı alanlarda başarı haberlerini aldığımız gençlerimizin sevinci de bizi kuşatıyor. Böyle evlatlara sahip olduğumuz için en az anne babaları kadar gurur duyuyoruz. TÜGVA gençliği, işte bu gençliktir.”

Gençleri ayağa kalkmaya davet ederek, “Hep beraber inşallah şimdiden 2023’e mesajımızı verelim.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hazır mıyız?” diye seslendiği gençlerle, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” ifadelerini tekrarladı.

Genel Kurul’un hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni görev alacaklara başarı temenni etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnanıyorum ki çok daha ileri, çok daha ileri, çok daha ileri devam edeceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.

Sinan Erdem Spor Salonu’nda düzenlenen TÜGVA 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan ile TÜGVA üyesi gençler katıldı.

Bürokrat

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Madenlerde İzin Süreçleri Kısalacak

Genç Gazeteciler

HABER BURADA

on

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, madenlerde de izin süreçlerini kısaltacaklarını açıkladı. Metalik bir maden sahasının üretime geçebilmesi için 13 yıl gerektiğini vurgulayan bakan Bayraktar, “Hukuki güvenilirliği ve öngörülebilirliği arttırmayı, izin süreçlerini kısaltarak yatırım ortamını iyileştirmeyi, yeni rezerv keşifleriyle cari açığı azaltmayı ve stratejik ve kritik madenlerde ülkemizin arz güvenliğini sağlamayı hedefliyoruz.” dedi.

Güçlü Madencilik Güçlü Türkiye

Madenciliği tüm boyutlarıyla masaya yatıran Türkiye Maden Zirvesi, sektörün bütün paydaşlarını bir araya getirdi. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda “Güçlü Madencilik Güçlü Türkiye” sloganıyla düzenlenen zirvede; Madencilik Stratejisi, Madencilikte İSG ve İleri Teknoloji, Madencilikte Çevre ve Sürdürülebilirlik başlıklarında oturumlar düzenlendi.

Madenciler Gününü Kutladı

Toplantının açılış konuşmasını, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar yaptı. Bakan Bayraktar, sözlerine maden emekçilerinin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutlayarak başladı.

Nihai Hedef Yüzde 5

Dünyadaki 90 civarındaki madenin 70’inin Türkiye’de bulunduğunu kaydeden Bayraktar, “Bu durum ülkemizi uluslararası arenada çok önemli bir merkez haline getiriyor. Son 22 yılda madenciliğimizin gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payını binde 6’lardan yüzde 1,4’e kadar çıkardık. Nihai hedefimiz bu oranı yüzde 5’lere yükseltmek.” dedi.

Net İhracat Hedefi

Bayraktar, bunun için yerli kömürden altına, nadir toprak elementlerine ve bor madenine kadar her alanda yatırımı, üretimi, istihdam ve ihracatı artırmaları gerektiğini bildirerek “Zengin kaynaklarımızı katma değerli bir şekilde işleyerek ekonomimize kazandıracak ve Türkiye’yi madenler alanında net ihracatçı konuma getireceğiz.” diye konuştu.

Nijer’de Altın Üretimi

Ham madde arz güvenliği kapsamında Asya’dan Afrika’ya kadar farklı coğrafyalarda da faaliyet yürüttüklerine işaret eden Bayraktar, “Nijer’de arama çalışmaları yaptığımız altın sahalarından birinde MTA IC ile 2025 yılında ilk üretime başlamayı planlıyoruz.” dedi.

Borda Yeni Tesis

Bayraktar, bor madeninde dünya rezervinin yüzde 73’ünün Türkiye’de bulunduğunu belirterek

“Bor madenini sadece ham madde olarak değil katma değerli hale getirerek ara ürün ve uç ürün olarak satmak en büyük hedefimiz. Çelik üretimi ve neodiyum mıknatıs başta olmak üzere pek çok alanda kullanılan Bandırma’da yapımına başladığımız 800 ton/yıl kapasiteli Ferrobor Üretim Tesisi’ni önümüzdeki günlerde açacağız.” dedi.

Kritik Hammaddeler Raporu

Nadir Toprak Elementleri’nin (NTE) enerjiyi, sanayiyi, üretimi dolayısıyla ekonomiyi geliştirecek en stratejik alanlardan biri olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Türkiye Kritik ve Stratejik Hammaddeler raporunu hazırladık. Kritik mineraller konusunda ithalat bağımlılığımızı azaltacak ve arz güvenliği stratejimizi ortaya koyacak bu raporu sizlerle önümüzdeki günlerde paylaşacağız.” diye konuştu.

Ulusal Güvenliğin Ayrılmaz Parçası

Bayraktar, Türkiye’nin bulunduğu bölgenin farklı kriz ve sınamalarla karşı karşıya olduğunun altını çizerek “Bu durum madenlerin mümkün mertebe yerli kaynaklardan temin edilmesi mecburiyetini ortaya koyuyor. Onun için biz enerjide olduğu gibi madenlerde de bağımsızlığı ülkemizin bağımsızlığından ayrı düşünmüyor bu meseleyi ulusal güvenliğin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz.” dedi.

13 Yıl Gerekiyor

Yatırımcıların karşılaştıkları en önemli zorlukların başında izin süreçlerinin uzunluğunun geldiğine değinen Bayraktar, “Bugün baktığımızda bir metalik maden sahası için 7 yıl arama, 3 yıl kurum izinleri ve 3 yıl da üretime hazırlık süreci var. Yani bir maden sahasının üretime geçebilmesi için en az 13 yıl gerekiyor. Gerekirse yasal düzenleme yaparak; hukuki güvenilirliği ve öngörülebilirliği arttırmayı, izin süreçlerini kısaltarak, yatırım ortamını iyileştirmeyi, yeni rezerv keşifleriyle, cari açığı azaltmayı ve stratejik ve kritik madenlerde ülkemizin arz güvenliğini sağlamayı hedefliyoruz.” diye konuştu.

Zihniyet Dönüşümü

Bayraktar, kamu özel sektör olarak yeni dönemde bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç olduğunu da dile getirerek “Madencilerimizin sorumlu sürdürülebilir madencilik anlayışı içerisinde iyi örnekleri arttırarak sosyal sorumluluk projeleri ve yakın iletişimle yerelde vatandaşlarımızla kuracakları ilişki sektörümüzü başka bir seviyeye getirecektir.” dedi.

Yatırım Ortamının İyileştirilmesi

Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz da yaptığı konuşmada sektörü ileri taşıyabilmek için bazı konularda destek beklediklerini kaydederek “Yatırım ortamının iyileştirilmesi, yeni projelerin önünü açacak teşvik mekanizmalarının geliştirilmesi ve sektörümüze yönelik öngörülebilir politikaların hayata geçirilmesi, yalnızca yerli yatırımcıları değil, yabancı sermayeyi de ülkemize çekecektir.” diye konuştu.

Hızlı Ruhsatlandırma

Daha hızlı, şeffaf ve etkin bir ruhsatlandırma sisteminin, madenciliğin büyümesine önemli katkılar sağlayacağını ifade eden Yılmaz, “Maden arama faaliyetlerinin desteklenmesi ve teşvik edilmesi konusuna da özel önem verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.

Genç Gazeteciler Türkiye

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı anigif-genc-gazeteciler.gif

DAHA FAZLA HABER

Bürokrat

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi

Genç Gazeteciler

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Japonya-Türkiye ilişkilerinin 100. yılı dolayısıyla resmî ziyaret için Türkiye’de bulunan Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito’nun eşi Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi.

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ni ziyaret etti.

Lider eşleri önce İstanbul’un fethedilişinin 571. yıl dönümünde Fatih Sultan Mehmet’i anmak için açılan “Fatih Sultan Mehmet” sergisini gezdi.

Burada Fatih Sultan Mehmet’in Çocukluk Dönemi, Padişahlık Dönemleri, İlim Hayatı ve O Dönemde Yaşayan Âlimler, İstanbul’un Fethi ve Askerî Hayatı, Siyasi Hayatı ile Fatih Döneminde Mutfak, Şair Fatih: Avni, Vakıf Eserleri ve Ölümü bölümleri hakkında bilgi alan Akishino sergide sunulan Fatih Sultan Mehmet’in kaftan, kılıç, zırh gömlek gibi kişisel eşyaları ve o dönemin tarihine ışık tutacak çok sayıda esere hayranlığını dile getirdi.

Emine Erdoğan ve Akishino, sergi ziyaretinin ardından, Cihannüma Salonu’na geçerek hatıra fotoğrafı çektirdi. Lider eşleri, daha sonra, 600 Japonca eserin bulunduğu Japon Kitaplığı bölümüne geçtiler.

Emine Erdoğan, burada bulunan kitapları inceleyen konuğuna, Mevlana’nın “Mesnevi” eserinin Japonca baskısını ve serginin içeriğini de anlatan “Fatih Sultan Mehmet” kataloğu ile İletişim Başkanlığı tarafından yayınlanan “Türkiye” kitabını hediye etti.

ÇOCUKLARDAN KÜRESEL ISINMA SUNUMU

Daha sonra Nasreddin Hoca Kütüphanesi’ne geçen Emine Erdoğan ve Akishino’yu çocuklar sevgiyle karşıladı. Burada çocukların yaptığı resimleri inceleyen lider eşlerine, bir anaokulu çocuğu kendi yaptığı üzerinde lale motifi olan tabağı hediye etti.

Anaokulu çağındaki bir başka çocuk ise Emine Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensesi Akishino’ya küresel ısınma ile ilgili bir sunum yaptı.

“TEMENNİMİZ İŞ BİRLİĞİNİN DAHA DA İLERİYE TAŞINMASI”

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile gerçekleştirdikleri programa ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Türkiye-Japonya diplomatik ilişkilerinin tesisinin 100. yıl dönümü kapsamında ülkemizi ziyaret eden Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya gelmekten memnuniyet duydum.

Ülkemizin kültür hazinesine ev sahipliği yapan Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ni ve Japonya kitaplığı bölümünü ziyaret ettik. Farklı medeniyetlerin birikimlerini aynı çatı altında buluşturan kütüphanemizde muhafaza edilen özel ve nadir eserleri tanıtma fırsatı bulduk.

Fatih Sultan Mehmet Sergisi’ni gezerek tarihimizin büyük liderlerinden birinin vizyonunu, sanata ve bilgiye olan bağlılığını yakından inceledik. Japonya Kitaplığı, iki ülkenin ortak mirasına ışık tutan ve dostluk bağlarını güçlendiren bir sembol niteliğinde. Temennimiz bu anlamlı ziyaretin ülkelerimiz arasındaki iş birliğini daha da ileriye taşımasıdır.”

Genç Gazeteciler Ankara

DAHA FAZLA HABER

Bürokrat

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile görüştü

Genç Gazeteciler

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino’yu Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gelişinde giriş kapısında karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensi Akishino, Türkiye ve Japonya bayrakları önünde tokalaşarak poz verdi.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensi Akishino heyetleri eşliğinde görüşmeye geçti.

Görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Japonya Veliaht Prensi Akishino’ya, Osmanlı Generali Pertev Paşa’nın İmparator Mutsuhito tarafından ödüllendirildiğini gösteren belge hediye edildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, resmî ziyarette bulunmak üzere Türkiye’ye gelen Japonya Veliaht Prensi Akishino ve Prenses Kiko ile aile fotoğrafı da çektirdi.

Genç Gazeteciler Ankara

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı anigif-genc-gazeteciler.gif

DAHA FAZLA HABER

Bürokrat

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Genç Gazeteciler

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatoviç’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç, tören kıtasını selamladı.

Türkiye ve Karadağ bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren iki lider, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

Genç Gazeteciler ANKARA

DAHA FAZLA HABER

Bürokrat

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Engelsiz Türkiye Programı”nda konuştu

Genç Gazeteciler

HABER BURADA

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Engelsiz Türkiye Programı’nda yaptığı konuşmada, “Milletimizin farklı kesimlerine yönelik ayrımcı uygulamalara son vermeyi nasıl görev biliyorsak, engelli vatandaşlarımıza yönelik adaletsizliklerin ortadan kaldırılmasını da devletimizin asli vazifesi olarak görüyoruz. Bir yandan toplumun temeli olan, aile kurumunu güçlendirmeye çalıştık; diğer yandan yaşlılarımızın, bakıma muhtaç ve engelli kardeşlerimizin geniş bir sosyal hizmet havuzundan yararlanmalarını sağladık” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde düzenlenen Engelsiz Türkiye Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Ülkenin ve dünyanın dört bir yanındaki tüm engellilerin 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler öncülüğünde tüm dünyada kabul görmüş bu günün engellilerin sorunlarıyla ilgili farkındalığın artmasına, engelli insanların hayatlarını kolaylaştıracak yeni adımların atılmasına vesile teşkil ettiğini belirtti.

“ENGELLİ KARDEŞLERİMİZİN GÜNDEMİNE SAHİP ÇIKMAMIZ, BU YÖNDE ATILAN ADIMLARA İŞTİRAK ETMEMİZ GEREKİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin sorunlarının çözümü noktasında en önemli hususun bu konuyu her fırsatta gündeme taşımak suretiyle toplumsal hassasiyetin gerilemesine izin vermemek olduğunu ifade etti.

Engellilerle ilgili ne kadar farkındalık oluşturabilir, mesuliyet duygusu ne kadar yaygınlaştırabilirse bu süreçte o kadar fazla yol alınabileceğine, o derece başarılı olunabileceğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu bakımdan siyaset, sivil toplum ve hükûmet olarak sosyal aktivitelerle, kültürel projelerle, toplumsal bilinci artıran kampanyalarla hep beraber engelli kardeşlerimizin gündemine sahip çıkmamız, bu yönde atılan adımlara iştirak etmemiz, samimi destek vermemiz gerekiyor. 22 yıldır Türkiye’de değişimin ve dönüşümün öncülüğünü yapan AK Parti, toplumun her kesimini bu mücadeleye dahil etmek için öncü, örnek ve sürdürülebilir politikalar oluşturmaya devam ediyor. Partimizin düzenlediği bu programın da engelli kardeşlerimizin hayatlarını daha da kolaylaştırma ve toplumla bütünleşmelerini sağlama çabalarımıza katkı sunacağına inanıyorum. Bu anlamlı programı tertipleyen AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığımıza teşekkür ediyor, Rabbimden üstün başarılar temenni ediyorum.”

“UZAK COĞRAFYALARA İYİLİĞİ, MERHAMETİ VE ŞEFKATİ TAŞIDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gölgesinde yaşamaktan bahtiyarlık duyulan medeniyet çınarının köklerinin yüzlerce yıl ötesine uzandığını ifade etti.

Merkezine insanı ve insanlık değerlerini alan medeniyet çınarıyla farklı coğrafyalara iyiliği, adaleti, şefkat ve merhameti taşıdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: ‘İnsan insanın kurdudur’ yerine, ‘İnsan insanın yurdudur’ dedik ve ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışıyla hareket ettik. Bugün gönül coğrafyamızda hangi evi ziyaret etseniz orada mutlaka Türkiye’ye dua eden, bu millete selam gönderen, bizleri ve ecdadı hayırla yad eden insanlarla karşılaşırsınız. Türk beklenendir, Türk yolu gözlenendir tespitinin kuru bir hamaset değil tam aksine güçlü bir hakikat olduğuna pek çok yerde şahitlik edersiniz. Biz de buna yurt dışı ziyaretlerimizde defalarca şahitlik ettik. Bu elbette ki parayla, güçle, zorla elde edilebilecek bir paye değildir. Kalplerin kilidini açmak iyiliğe giden yolu bulmak ve tertemiz bir mazinin taşıyıcısı olmak, inanın ki her millete nasip olacak bir onur değildir. Türkiye adına, Türkiye’nin istiklal ve istikbal mücadelesi adına, Türkiye Yüzyılı’nın inşası adına çok büyük bir kazanımdır, önemli bir referanstır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ecdadın engelli konusuna yaklaşımını hatırlatarak, Selçuklu döneminde sultanların Darüşşifa kurumlarıyla, Ahi Teşkilatı’nın orta sandıklarıyla, vakıfların Hankah ve şifahanelerle engellilerin ve hastaların daima yanında olduğunu dile getirdi.

Engellilerin askerî ve idari görevlere getirildiklerine, titizlikle himaye edildiklerine, sosyal hayata katılımlarının teşvik edildiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bir vakıf medeniyeti olan Osmanlı’da, engellilere dönük hizmet ve faaliyetler devletin siyasetinde önemli bir yer tutmuştur. Padişah müşavirliği dahil engellilerin Osmanlı Devleti’nin farklı kademelerinde büyük vazifeler üstlendiği çoğu zaman göz ardı edilen bir gerçektir. Hırka-i Saadet Dairesi’nde görev alan Darul-Huffaz gibi kurumlarda yetişip hafızlık yapan, farklı din hizmetlerinde bulunan nice engellinin hayatın her alanında güçlü bir şekilde var olduğunu biliyoruz. Ecdat, vakıflar, eğitim ve sağlık kurumları, bimarhaneleriyle engellilerin topluma kazandırılmasına müthiş bir hassasiyet göstermiştir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de kimi marjinal çevrelerin bitmeyen bir kinle özellikle hedef aldığı Sultan 2. Abdülhamit Han’ın, 1889’da açtırdığı bir mekteple işitme ve konuşma engelli kişilerin çağın üzerinde bir eğitim almalarını sağladığını söyledi.

Bu okulun öğrencilerinin, at arabalarının ve diğer araçların kendilerini fark etmeleri için kırmızı renkli bir kıyafet giydiklerini, Sultan Abdülhamit Han’ın bu öğrencilere özel bir ihtimam gösterdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir gün dönemin Maarif Vekaleti bu talebeler için bir talimatname hazırlamış ve mahallî idarelere göndermiştir. Bu talimatnamede kırmızı renkli elbise giyen öğrencilere dikkat etmeyen tüm arabacıların amirleri tarafından uyarılmaları, gerekirse cezai işleme tabi tutulmaları emredilmiştir. Yine o günlerde işitme ve görme engelliler okulu talebeleri Abdülhamid Han’a bir mektup yazarak kendilerine yönelik hizmetlerinden ötürü Sultan’a şükranlarını ifade etmişlerdir. İşte biz böyle bir geçmişten, böyle bir devlet geleneğinden, hamdolsun böyle erdemli ve kapsamlı bir sosyal politika tecrübesinden geliyoruz. Bundan da iftihar etmemiz, gururlanmamız gerekiyor. Başkaları gibi devletimizin ve milletimizin tarihini bir asır öncesinden başlatıp, geçmişi reddetmek yerine, tarihimizi bir bütün olarak kucaklıyor, maziden bugüne ve geleceğe güçlü köprüler kurmaya gayret ediyoruz.”

Ecdattan miras kalan ne kadar değer ve ne kadar uygulama varsa hepsini muhafaza etmenin, daha ileri seviyelere taşımanın çabasında olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal adaleti güçlendirmeyi, eşitsizliği gidermeyi hedefleyen, kuşatıcı insan odaklı yaklaşımların gerisinde işte bu tasavvurun bulunduğunu söyledi.

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDE HANGİ SEBEPLE OLURSA OLSUN KİMSE DIŞLANAMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz her zaman şunu savunduk. Bugün de aynı hassasiyeti taşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sahibi millettir. 85 milyonun tamamıdır. İnanç, mezhep, meşrep ayırmaksızın milletimizin tüm fertleri, devletimizin nazarında aynı derecede hizmete ve hürmete layıktır. Tek parti faşizmi ve darbe dönemlerindeki gibi makbul olan ve olmayan vatandaş ayrımını asla tasvip etmiyoruz. Sırf inancından, başörtüsünden, sakalından dolayı insanların kamusal hayatın dışına atıldığı o kara günler artık geride kalmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nde hangi sebeple olursa olsun kimse dışlanamaz, ikinci sınıf vatandaş olarak görülemez, sosyal, siyasal ve iktisadi noktada kesinlikle geri görülemez. Bunların en başında da engelli vatandaşlarımız yer almaktadır. Biz engelli vatandaşlarımızla güçlüyüz ve 21. yüzyılı Türkiye Yüzyılı yapma hedefine giden yolda engellilerimizle kol kolayız, omuz omuzayız. Milletimizin farklı kesimlerine yönelik ayrımcı uygulamalara son vermeyi nasıl görev biliyorsak, engelli vatandaşlarımıza yönelik adaletsizliklerin ortadan kaldırılmasını da devletimizin asli vazifesi olarak görüyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002’den beri aile ve sosyal hizmetler sahasının bu konuda titizlikle eğildikleri alanların başında geldiğini, bir yandan toplumun temeli olan aile kurumunu güçlendirmeye çalıştıklarını, diğer yandan yaşlıların bakıma muhtaç ve engellilerin geniş bir sosyal hizmet havuzundan yararlanmalarını sağladıklarını anlattı.

Engellilere dönük hizmetleri, lütfeden, bahşeden, üstenci bir tarzda değil, geç kalmış hakların teslimi yaklaşımıyla hayata geçirdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2005’te çıkardıkları ve temel politikayı ortaya koydukları Engelliler Hakkında Kanun’un, bunun en açık göstergelerinden biri olduğunu ifade etti.

“WEB SİTELERİ VE MOBİL UYGULAMALARIN ERİŞİLEBİLİRLİĞİ GENELGESİNİ YAKINDA YAYINLAYACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 2008’de Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşmeyi (EHS) imzalayan ilk ülkelerden biri olduğunu anımsatarak, engellilerin hak ve hizmetlere doğrudan ulaşabilmeleri adına erişilebilirlik ilkesini kendilerine rehber edindiklerini vurguladı.

Bu kapsamda kamu kullanımına açık binaların, kaldırım, yaya geçidi ve park gibi açık alanların, toplu ulaşım araçları ile bilgi ve iletişim sistemlerinin erişilebilir olmasını zorunlu hâle getirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin yoğun şekilde kullandıkları 3 bin 500’ün üzerinde bina, açık alan ve toplu taşıma aracına, erişilebilirlik belgesi verdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2020 yılını “Erişilebilirlik Yılı” ilan ederek bu alandaki çalışmalara daha da hız kazandırdıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Erişilebilirlik yalnızca fiziki yapılarla sınırlı değil, teknolojinin tüm unsurlarıyla hayatımızı hem de doğrudan etkilediği bugünlerde çoğu ürün ve hizmete erişim dijital yollarla sağlanıyor. Buradan bir müjdeyi tüm engellilerimizle paylaşmak istiyorum. Engelli kardeşlerimizin dijital temelli hizmetlere daha kolay ulaşabilmeleri amacıyla web siteleri ve mobil uygulamaların erişilebilirliği genelgesini inşallah yakın zamanda yayınlayacağız. Genelgemiz tüm engelli kardeşlerimiz için şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.”

“ENGELLİ ÖĞRENCİLERİMİZ, EV, OKUL ARASI ULAŞIMLARINI HİÇBİR ÜCRET ÖDEMEDEN YAPABİLİYORLAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İşitme engelli kardeşlerimizin, tüm işaret dili tercümesinden yararlanabilecekleri engelsiz iletişim merkezimizi 2022 yılında kurduk. 2013 yılında hayata geçirdiğimiz ücretsiz seyahat uygulamasına devam ediyoruz. Bu çerçevede engelli bireyler ve refakatçileri için belediyeciler aracılığı ile yaptığımız gelir desteği ödemelerimizi sürdürüyoruz. Bugüne kadar yaklaşık 1,5 milyar liralık ücretsiz seyahat gelir desteği ödemesi gerçekleştirdik. Engelli öğrencilerimiz, ev, okul arası ulaşımlarını hiçbir ücret ödemeden yapabiliyorlar.”

Erişilebilirlik bilincinin toplumun tüm kesimlerinde yaygınlaşması adına 2011’den beri bilgilendirme ve farkındalık çalışmaları yürüttüklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 28 bini aşkın kamu personelinin erişilebilirlik eğitimlerine katıldığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin çalışmak ve üretmek için istekli ve azimli olduğuna yıllardır bizzat şahitlik ettiğini vurgulayarak, “İş yerlerine engelli personel çalıştırma zorunluluğu getiren kota sistemini devreye aldık. Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı ile kamuda engelli memur atamalarının önünü yine biz açtık. Böylece son yıllarda kamudaki engelli memur sayısında önemli artış sağladık. 2002 yılında 5 bin 772 olan engelli memur sayımız şu an 71 bine yaklaşmış durumda” diye konuştu.

Kamuda çalışan engelli memurların verimliliğinin artırılmasına büyük önem verdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin özel sektörde istihdam edilmelerini de güçlü şekilde desteklediklerini vurguladı.

Bu kişilerin becerilerinin dikkate alınarak istihdam edilmeleri için iş koçluğu uygulamasını 2014’te başlattıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu uygulamayı iş ve meslek danışmanlığı sistemi olarak yaygınlaştırmaya ve güçlendirmeye devam ediyoruz. İş bulmakta zorlanan zihinsel engelli vatandaşlarımızı ücret desteği, vergi indirimleri ve çeşitli muafiyetler sağladığımız korumalı iş yerlerinde istihdam ediyoruz. Hâlihazırda bu yardımdan 17 korumalı iş yerinde 333 engelli kardeşimiz çalışmaya, üretmeye devam ediyor” dedi.

“2002’DE 21 OLAN ENGELLİ BAKIM MERKEZLERİMİZİN SAYISINI 106’YA ÇIKARDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, erken teşhis ve müdahalenin birçok alanda olduğu gibi engellilikle mücadelede de önemli bir yer tuttuğunu belirterek, “0-8 yaş aralığındaki özel gereksinimli evlatlarımızın ihtiyaç duydukları hizmetleri etkili bir şekilde alabilmeleri için aile temelli, ulusal erken müdahale sistemimizi yıl bitmeden pilot olarak hayata geçireceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda 2 ilde uygulanan otizmli bireylerin ailelerine yönelik Bireysel Sosyal Hizmet Danışmanlığı’nı da yakın zamanda 16 ile daha taşıyacaklarını bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üzerinde önemle durduğumuz bir diğer konu ise engelli vatandaşlarımızın ailelerinin yanında sosyal çevrelerinden kopmadan bağımsız bir biçimde yaşamlarını sürdürebilmeleridir. Bunun için Evde Bakım Yardımı, Gündüzlü Bakım Hizmetleri ve Umut Evleri gibi toplum temelli bakım hizmetlerini önceliyor ve yaygınlaştırıyoruz. 2007 yılında yaklaşık 29 bin vatandaşımız evde bakım yardımı alıyordu. Hâlihazırda bu yardımdan yaklaşık 547 bin vatandaşımız yararlanıyor. Engellilerimizin kültürel ve sportif faaliyetlere katılabildiği gündüz bakım evlerimizin sayısını 137’ye yükselttik. Ülkemizin dört bir yanındaki 145 Umut Evi’nde engelli vatandaşlarımıza ev ortamında hizmet sunmaya devam ediyoruz. 2002 yılında 21 olan engelli bakım merkezlerimizin sayısını 106’ya çıkardık. Bu merkezlerdeki 6 bin 832 vatandaşımızın her türlü ihtiyacı ücretsiz karşılanıyor. 2024 yılı Ekim ayı itibarıyla farklı şehirlerdeki 317 özel bakım merkezinde hizmet alan 30 bin 165 engelli vatandaşımızın yüzde 94’ünün bakım maliyetlerini devlet olarak biz karşılıyoruz.”

“ENGELSİZ BİR TÜRKİYE İSTİYORSAK TÜM KURUMLARIMIZIN UYUM VE İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE BUNA KATKI SAĞLAMASI ŞARTTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, otizm alanında ihtisaslaşmış, gündüzlü ve yatılı bakım merkezlerinin de yaygınlaştırılmasının önceliklerinin arasında yer aldığını belirtti.

Otizm spektrum bozukluğu olan bireylere İkinci Ulusal Eylem Planı’nın uygulanmaya başladığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Engelli kardeşlerimizin hiçbir zorlukla karşılaşmadan hayatın her alanında güçlü şekilde var olabildiği bir ülke Türkiye Yüzyılı’nda ulaşmak istediğimiz hedeflerden biridir. Türkiye Yüzyılı sadece barışın, huzurun, kardeşliğin değil, engellilerin de yüzyılı olacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi’ni 3 yıl önce yine Dünya Engelliler Günü’nde ilan ettiklerini, vizyon belgesinin 3 yıllık uygulama aracı olan Engelli Hakları Ulusal Eylem Planı’nın ilk 2 yılının geride kaldığını söyledi.

Eylem planının hedeflerine tam anlamıyla ulaşabilmesi için herkesin daha gayretli, hevesli ve özverili çalışması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Engelsiz bir Türkiye istiyorsak tüm kurumlarımızın uyum ve iş birliği içinde buna katkı sağlaması şarttır. Bu noktada sorumluluk üstlenen tüm birimlerimizin gereken özeni, titizliği, hassasiyeti göstereceğine yürekten inanıyorum. Burada şu gerçeği tekrar hatırlatmak durumundayım. Gerçek manada engellilik hâli, azmini ve idealini kaybetmişler içindir. Azmini ve idealini kaybetmemiş olanlar için engel yoktur. Azim varsa, hedef varsa, inanç varsa, ülkü varsa başarı vardır, zafer vardır, galibiyet vardır, hedeflere ulaşmak vardır. Bir başka engellilik hâli de zihinlerde ve yüreklerde olandır. Yani asıl engellilik kendine engel olmaktır. Kendini sınırlamak, hayatın içerisinden geri çekmektir. Davası, hedefi, gayesi ve azmi olan parmağıyla mermeri deler, tırnağıyla kale surlarında gedik açar.”

“ENGELLİ KARDEŞLERİMİZLE EL ELE, GÖNÜL GÖNLE VERDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Spordan siyasete, iş dünyasından hayatın diğer alanlarına kadar engelli kardeşlerimizin hepimizi gururlandıran, hepimize umut ve ilham veren başarılarının gerisinde zihinlerdeki engelleri yıkmaları vardır. Engelli kardeşlerimizle el ele, gönül gönle verdik. Hamdolsun bugün 22 sene önce hayal dahi edilemeyen seviyelere geldik ama önümüzde daha gitmemiz gereken çok ciddi mesafe olduğunun da farkındayız. Engelli kardeşlerimizin hayatın her safhasında daha fazla görünür olmaları, daha fazla yer almaları için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Başta mahallî idareler olmak üzere kamu yahut özel her kurum ve kuruluşun engellilerin hayatına olumlu manada dokunmak noktasında elini taşın altına koymasını özellikle beklediğimizi burada vurgulamak istiyorum” diye ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm engellilerin 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü tebrik ederek, erişilebilirlik ödüllerine layık görülen kurumları ve temsilcileri kutladı.

Genç Gazeteciler Ankara

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı anigif-genc-gazeteciler.gif

DAHA FAZLA HABER
REKLAMLAR

HABER BURADA

Bürokrat7 saat önce

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Madenlerde İzin Süreçleri Kısalacak

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, madenlerde de izin süreçlerini kısaltacaklarını açıkladı. Metalik bir maden sahasının üretime geçebilmesi için...

Bürokrat1 gün önce

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Japonya-Türkiye ilişkilerinin 100. yılı dolayısıyla resmî ziyaret için Türkiye’de bulunan Japonya Veliaht Prensi...

Bürokrat2 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi. Cumhurbaşkanı...

Bürokrat4 gün önce

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatoviç’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı. Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç, Cumhurbaşkanlığı...

Bürokrat4 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Engelsiz Türkiye Programı”nda konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Engelsiz Türkiye Programı’nda yaptığı konuşmada, “Milletimizin farklı kesimlerine yönelik ayrımcı uygulamalara son vermeyi nasıl görev biliyorsak, engelli vatandaşlarımıza...

Bürokrat5 gün önce

“Terörün olmadığı bir Türkiye’yi birlikte inşa edeceğiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Kahramanmaraş 8. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “Terörün olmadığı bir Türkiye’yi birlikte inşa edeceğiz. Türkiye Yüzyılı...

Bürokrat5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’ne katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Hedefimiz deprem bölgesinde evine girmeyen, iş yerine...

Bürokrat1 hafta önce

Muhammed kaçar webx | Kamuya ait isimlere Marka alıp insanları tehdit edemezsin

“Devletin Gücünün Üstünde hiç bir Güç Yoktur” Muhammed Kaçar webx Kamuya Ait isimlere Marka alıp bu isimlere Çökemezsin Muhammed Kaçar...

Bürokrat1 hafta önce

“Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Umman Sultanı Heysem bin Tarık ile gerçekleştirdikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Bu ziyaret Umman’dan ülkemize devlet başkanı...

Bürokrat1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT World Forum’da konuştu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde “Kırılma Noktasında Bir Dünya: Krizleri ve Dönüşümü Yönetmek” temasıyla düzenlenen TRT World Forum’a...

REKLAMLAR
Ekim 2022
P S Ç P C C P
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930
31  
REKLAMLAR

GENÇ BÜROKRAT

seers cmp badge