Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TOGG Gemlik Kampüsü Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin vizyon projeleri arasında yer alan Togg’un seri üretiminin yapılacağı TOGG Gemlik Kampüsü’nün açılış törenindeki konuşmasında, Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu’nun ortakları ve paydaşlarına teşekkür etti.
Cumhuriyet’in 99. yılını kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Anadolu topraklarını bizlere vatan yapan ecdadı, Millî Mücadele’nin kahramanlarını, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal ile Büyük Millet Meclisimizin tüm mensuplarını rahmetle, şükranla yâd ediyorum. Bu anlamlı günde, milletçe tek yürek olduğumuz böylesine tarihî bir açılışta buluşmamızı nasip eden Rabb’ime sonsuz hamd-ü senalar ediyorum. Evet, millet olmak demek; aynı vatanda hür bir şekilde yaşamak, farklılıkları ortak hayallerle birleştirmek, hüzünlerin üstesinden ortak sevinçlerle gelmek, hedeflere ortak çabalarla ulaşmak demektir. Millet olmak demek, tüm bu hasletler üzerinde ortak bir geleceğe yönelmek demektir” diye konuştu.
“TÜRKİYE YÜZYILI’NIN İLK FOTOĞRAFI BURADA HİZMETE AÇTIĞIMIZ TESİSTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg’un önemine vurgu yaparak konuşmasını şöyle sürdürdü: “Togg, ülkemizin güçlü yarınları için işte bu ortak hayali kurmanın tadını hepimize yaşatan projenin adıdır. Seri üretim bandından indirip sizlerin huzuruna çıkardığımız bu ilk araçla, 60 yıllık hayalin gerçeğe dönüşüne şahitlik ediyoruz. Bir tarafta kırmızı, bir tarafta beyaz. Ne anlama geldiğini herhalde anlıyorsunuz. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bunun için, Togg, Türkiye’nin, 85 milyonun ortak gururudur, diyoruz. Ülkemizin dört bir yanından ve dünyanın çeşitli yerlerinden Türkiye’nin yerli ve millî otomobili Togg’un başarısı için destek veren, dua eden herkese gönülden teşekkür ediyorum. ‘Bu bir memleket meselesidir’ diyerek, bugünkü heyecanımıza ortak olan siyasi parti genel başkanlarına, milletvekillerine ve devletimizin her kademesinden arkadaşlarımıza, elbette en başta da aziz vatandaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Togg’u seri üretim bandından indirmek için gecesini gündüzüne katan babayiğitlerimizi, teknisyenlerimizi, mühendislerimizi ve emekçilerimizi yürekten kutluyorum. Sizler, milletimizle birlikte Nuri Demirağ’ın, Nuri Killigil’in, Vecihi Hürkuş’un ve Şakir Zümre’nin mirasını da onurlandırdınız. Biliyorsunuz, dün Ankara’da Cumhuriyetimizin yeni asrına damga vuracak Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun müjdesini milletimizle paylaştık. Türkiye Yüzyılı’nın ilk fotoğrafı da işte burada hizmete açtığımız tesistir, önünde durduğumuz araçtır” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üreticilerinin Togg’u akıllı cihaz olarak tarif ettiğini söyledi.
Türkiye’nin yerli ve millî otomobilinin üretileceği TOGG Gemlik Kampüsü’nün ve banttan indirilen akıllı cihazların ülkeye ve millete hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin binlerce yıldır en çetin engelleri aşarak varlığını sürdürdüğünü ve âdeta feleğin çemberinden geçerek devletini kurduğunu ifade etti.
“BİZE KÜÇÜK DÜŞÜNMEK YAKIŞMAZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyet’in ilk yıllarına 1. Dünya Savaşı’nın tüm yükünü sırtlanmış, savaşlardan yorgun düşmüş, kaynakları tükenmiş bir ülke olarak girildiğini vurgulayarak, “O zor günlerde millî mücadele ruhuyla işine sarılan müteşebbislerimiz tüm imkânsızlıklara rağmen çok önemli girişimler başlattılar. Bu heyecanla Ankara’da fişek, Kırıkkale’de çelik, Kayseri’de uçak fabrikaları kuruldu. Anadolu’da daha nice eserin temeli atıldı. Ancak, genç Cumhuriyet’in bu parlak girişimleri 2. Dünya Savaşıyla birlikte görünmez eller tarafından birer birer akamete uğratıldı” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ, Şakir Zümre ve Nuri Killigil gibi kendi kabiliyetleri, çabaları ve kaynaklarıyla fabrikalar kuran vatansever girişimcilerin önlerinin kesildiğini dile getirerek, şöyle devam etti: “Ne hazindir ki o fabrikalarda üretilen uçakların yerini kuluçka makineleri, imal edilen bombaların yerini ise soba boruları aldı. Kimi sinsice, kimi hoyratça yürütülen yıkımlarla insanımızın öz güvenini öyle bir kırdılar ki on yıllar boyunca üzerimize giydirilen deli gömleği misali içine sıkıştırıldığımız cendereden kurtulamadık. Ülkemizin son 20 yılı bize biçilen bu gömleği yırtmanın, özümüzdeki cevheri gömüldüğü yerden çıkarmanın mücadelesiyle geçti. Binlerce yıllık kadim bir devlet geleneğinin, 6 asır boyunca dünyayı yönetmiş bir cihan devletinin mirasçısı olarak bize yakışan da buydu. Çünkü biz tıptan mühendisliğe her alanda çıkarttığı icatlarla günümüz biliminin temellerini atmış, alimlerin, çağ açıp çağ kapatmış Fatihlerin, dünyayı değiştiren öncülerin torunlarıyız. Bunun için bize küçük düşünmek asla yakışmaz.”
Türkiye’nin hedeflerinin büyük, vizyonunun geniş ve inancının tam olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Güçlü olmanın ve güçlü kalmanın yolu ise kendi kendine yetebilmekten, namerde muhtaç kalmamaktan geçiyor. İşte biz bunun için her fırsatta millî diyoruz, yerli diyoruz. Millî teknoloji hamlemizin rehberliğinde savunma sanayinden otomotive, enerjiden sağlığa, her alanda elde ettiğimiz başarıları görüp de yüreği sevinçle dolmayan var mı? Atak ve Gökbey helikopterlerimizi, Anadolu savaş gemimizi, Hürkuş uçağımızı, Akıncı, Bayraktar, Anka insansız hava araçlarımızı, Tayfun füzemizi görüp de göğsü kabarmayan var mı? İşte Tayfun füzeleri atılmaya başladı. Yunan ne yapmaya başladı? Hemen televizyon yayınlarında, gazetelerinde, Tayfun onların gündemine girdi. Daha durun bakalım, daha bunun arkası gelecek. Şimdi Togg Avrupa’nın yollarına bütün bu modelleriyle girdiği zaman ciddi manada tutuşacaklar. Ne diyecekler? ‘Çılgın Türkler geliyor’ diyecekler.”
“TOGG, PRESTİJLİ BİR TÜRK MARKASI OLARAK DÜNYANIN BİRÇOK ÜLKESİNDE YOLLARI SÜSLEYECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaştırmadan enerjiye her alanda ülkeye kazandırdıkları eserlerden istifade ederken gururlanmayan olup olmadığını sordu, karşısında gurur tablosunu gördüğünü söyledi.
“İstisnalar elbette çıkabilir. Hiç kendinizi üzmeyin” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tablonun istisnalar tablosu olmadığını, bu tablonun bir olan, iri olan, diri olan, kardeş olan bir tablo olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kardeşlerim, biz onlara değil, nereden nereye geldiğimize bakacağız. ‘Yarın değil hemen şimdi’ diyerek yolumuza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünlere öyle kolay gelmediklerini, siyasi, diplomatik, askerî her alanda tarihî mücadeleler verdiklerini anlatarak şöyle konuştu: “Altyapımızdaki asırlık ihmalleri gidermek için gece gündüz çalıştık. Bilime, teknolojiye, araştırmaya, geliştirmeye öncelik tanıdık. Sanayimizi, tarımımızı, ihracatımızı geliştirdik. Ülkemizde 20 yılda âdeta sıfırdan bir yenilikçilik ekosistemi kurduk. Teknopark sayımızı 2’den 96’ya, organize sanayi bölgelerimizin sayısını 192’den 344’e, buralardaki istihdamı 415 binden 2,5 milyona çıkardık. Siz, ‘Fabrika kurulmuyor’ diye ortalıkta dolaşanlara itibar etmeyin. Bugün Türk sanayicisi fabrika kuracak arsa bulmak için birbiriyle yarışıyor. Salgın, Avrupa ve Asya’daki tedarik zincirlerini sarsarken bizim sanayicimiz tüm dünyaya ihracat yapmakla meşguldü. Girişim ekosistemimiz geçen yıl 1,5 milyar doların üzerinde yatırım alarak tüm zamanların rekorunu kırdı. Dünyada teknolojinin ve girişimciliğin nerelere geldiğini görmek için 10 bin kilometre öteye gitmeye lüzum yok. Bunun için Türkiye’deki teknoparklara bakmanız, Türk girişimcilerini ziyaret etmeniz yeterli. Zaten dünyada nereye giderseniz gidin Türk markalarıyla karşılaşacaksınız. İnşallah Togg da önümüzdeki dönemde prestijli bir Türk markası olarak dünyanın birçok ülkesinde yolları süsleyecektir.”
“SORUMLULUĞUMUZUN İFASI OLARAK ÜZERİMİZE DÜŞENLERİ YAPIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa’nın bir numaralı ticari araç üreticisi olan Türkiye’nin, dünyanın sayılı otomotiv ihracatçılarından da biri olduğunu, buna rağmen yerli ve millî bir otomobil markasına sahip olmamanın milletçe yüreklerini hep sızlattığını dile getirdi.
“Artık millî bir otomobil markası çıkarmanın vaktidir” dediklerinde, milletin de bu özlem ve coşkuyla yanlarında yer aldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti: “Ülkenin Cumhurbaşkanı olarak, ta Başbakanlığım döneminde hep babayiğitlere davet çıkardım. Çünkü biliyordum ki bu ülkede evelallah bu işi üstlenecek babayiğitler var. Sonunda oldu. Her çabamız gibi buna da dudak bükenler yok muydu? Vardı. Hatta daha da ileri gidip ‘Yerli otomobil üretmek intihardır’ diyenleri gördüm. Ancak biz kararımızdan taviz vermeyerek bu projeyi hayata geçirecek babayiğitleri aramayı sürdürdük. Sağ olsunlar, ülkemizin önde gelen sanayi şirketleri bir araya gelerek, tüm birikim ve tecrübeleriyle yerli otomobil projemizi başlattılar. Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu öylesine tuttu ki baş harflerinden oluşan TOGG, markanın da ismi olarak gönüllerdeki yerini aldı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu süreçte proje Devrim otomobilinin akıbetini yaşasın diye uğraşanlara da ‘Yapamazsınız, yapsanız da satamazsınız’ diyerek kendilerini bu yoldan geri döndürmeye çalışanlara da rastladığını dile getirerek şöyle dedi: “Hatırlarsanız, bugün banttan indirdiğimiz aracın ilk tanıtımında ‘Hani bunun fabrikası nerede?’ diyerek kendi akıllarınca alay edenler vardı. Burada, işte buyurun fabrika burada. Buradan, en başından beri projeyi boğmaya, değersizleştirmeye çalışanlara soruyorum; ‘Fabrika nerede?’ diyordunuz. Fabrika işte burada, Bursa Gemlik’te. Salgın şartlarına rağmen rekor hızla inşa edilen TOGG Gemlik Tesisi, onu da söyleyelim öğrensinler, 1,2 milyon metrekare arazi üzerinde 230 bin metrekare kapalı alana sahip bir eser olarak işte burada. Şimdi biraz daha açalım; bu tesiste araştırma geliştirme merkezi var, tasarım merkezi var, prototip geliştirme ve test merkezi var, strateji ve yönetim merkezi var. Biraz önce bizzat tecrübe ettiğim test pisti de var. Oradan geldim. Velhasıl burada otomobil üretmek için ihtiyaç duyulan her şey var. Ayrıca burası çevreye duyarlı, yeşil bir tesis, çevreci.”
Fikri ve sınai mülkiyet hakları yüzde 100 Türkiye’ye ait millî bir proje olan Togg’un üretiminde Anadolu’nun dört bir tarafındaki KOBİ’lerin, tedarikçilerin de yer aldığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “TOGG Gemlik Kampüsü tam kapasiteye ulaştığında, burada her yıl 175 bin araç üretilirken, 4 bin 300 kişiye doğrudan, 20 bin kişiye dolaylı istihdam sağlanacaktır. Burada 2030’a kadar üretilecek 1 milyon adet araçla millî gelirimize 50 milyar dolardan, cari açığın azaltılmasına 7 milyar dolardan fazla katkı sağlayacağız. Buna rağmen hâlâ Togg’a kulp takmaya çalışanlar elbette çıkıyor. Ama bunların hem bir marka oluşturma vizyonundan hem de küresel rekabetin nasıl işlediğinden habersiz cühela takımı olduğunu da iyi biliyoruz. Asırlık otomobil firmalarının pek çok parçasının Türkiye’de üretildiğini bilmeyenlere bunları anlatmak beyhude bir çabadır. Biz sorumluluğumuzun ifası olarak üzerimize düşenleri yapıyor, gerisini milletimize bırakıyoruz. Milletimiz kimi takdir edeceğini, kimi tekdir edeceğini gayet iyi bilir. Hâlâ ‘Yapamazsınız, üretemezsiniz’ diyenler varsa şu otomobillere iyi baksınlar. Bundan 60 yıl önce Devrim otomobilini engelleyenler, hamdolsun devrin otomobilinde başarılı olamadılar, olamayacaklar. Şimdi ne diyorlar? ‘Bunu kim alacak? Satamazsınız.’ Şimdi bunu söylemeye başladılar. İnşallah bunun cevabını da onlara başta şahsım olmak üzere milletimiz verecek.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg’un onaylı ilk seri üretim aracını satın alma siparişini firmaya tekrar iletti.
Üretim bandını gezerken farklı renklerdeki otomobilleri gördüklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Maşallah, her biri ayrı güzel. Tabii alacağımız otomobilin rengine refikam Emine Hanım, istişare edeceğiz, kararı ondan sonra vereceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin Togg’a büyük teveccüh göstereceğinden şüphe duymadığını ifade ederek, “Buradan tüm kamu ve özel sektör bankalarımızın yöneticilerine, vatandaşımızın Togg’u rahatlıkla satın alabilmesi için ellerini taşın altına koyma çağrısında bulunuyorum. Madem bu araca ‘Türkiye’nin otomobili’ diyoruz, öyleyse hep birlikte bunun gereğini yapalım” diye konuştu.
“BATARYA FABRİKASININ TEMELİNİ YAKINDA ATIYORUZ”
Elektrikli otomobillerin, tüm dünya gibi kendilerinin de yeni tanıştığı teknolojilerden biri olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, arabayı kullanırken gürültü ve ses olmadığını, gayet sakin, sükûnetle yola devam edildiğini, aracın hızlı da olduğunu ve bu kadar huzur içinde otomobil kullanmanın bütün alıcıları rahatlatacağını söyledi.
Vatandaşların Togg’la ilgili merak ettiği hususların olduğunu, bunlardan en önemlisi olan batarya ve şarj istasyonları konusuna açıklık getirmek istediğini belirten Erdoğan, “Togg lityum-iyon bataryaların ülkemizde üretimi noktasında dünyanın önde gelen şirketlerinden biriyle anlaştık. Hemen Togg tesisinin yanındaki 609 bin metrekarelik arazide inşa edilecek batarya fabrikasının temelini yakında atıyoruz. Savunma Bakanı’mız tabii buna hazır olursa işi bir an önce bitiririz. Tamam, asker selamını verdi. Mesele bitmiştir” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yola çıkarken “Türkiye elektrikli araçların üretim üssü olacak” dediklerini anımsatarak, şöyle devam etti: “Togg, işte bu hedefe giden yolda lokomotiflik yapıyor. Kardeşlerim, lokomotif nereye giderse, unutmayın vagonlar da oraya gider. Elektrikli araç yatırımları konusunda global firmaların ülkemize yoğun bir ilgisi var. Şarj altyapısının yaygınlaştırılması amacıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın desteğiyle 81 ilin tamamında bin 500’ün üzerinde hızlı şarj ünitesi kuracak bir projeyi hayata geçiriyoruz. Bu çerçevede 54 şirkete elektrikli araç şarj istasyonu işletme lisansı verdik. Togg da kendi markası Trugo’yla 81 ilimizdeki 600’den fazla noktada bin adet hızlı şarj cihazını hizmete sunuyor.”
“TOGG’U 2023’ÜN İLK ÇEYREĞİNİN SONUNDA YOLLARIMIZDA GÖRECEĞİZ”
Togg’un ne zaman yollarda olacağını da açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu da merak ediyorsunuz. Bugün seri üretim bandından çıkan araçların test ve sertifikasyon süreçleri hemen başlıyor. Togg Avrupa yollarının da tozunu attıracağı için o pazarlarda aranan teknik, yeterlilik belgesine sahip olacak. Dolayısıyla Togg’u inşallah 2023’ün ilk çeyreğinin sonunda yollarımızda göreceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğer bir konunun da vatandaşların Togg’a nasıl sahip olabilecekleri olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Bu soruya da TOGG’un ticari sırlarını açığa vermeden şöyle cevap veriyorum. Yeni nesil bir girişim olan Togg, aracısız bir şekilde vatandaşlarımızla buluşacak. Tıpkı diğer yeni nesil araç üreticileri gibi Togg’da satış işini dijital ve fiziksel deneyimi birleştirerek çözmeye karar verdik. Vatandaşlarımız Togg siparişlerini şubatta başlayacak ön satışla birlikte verebilecekler. Ön satış ve sipariş şartları vakti geldiğinde şirket tarafından açıklanacaktır. En çok merak edilen konulardan biri de aracın fiyatı ne olacak? Togg’un fiyatının piyasa şartlarında rekabetçiliğini sağlayacak şekilde tespit edileceğine babayiğitlerle beraber karar vereceğiz. Önümüzdeki senenin mart ayı sonunda pazara çıkacak bir ürünün fiyatının bugünden ilanı zaten hem doğru hem de mümkün değildir. Sanıyorum ön satışın başlayacağı şubat ayında Togg’un fiyatı da açıklanacaktır. Hiç telaşa gerek yok.”
Cumhuriyet’in 99. yılına ulaşılan bugün aynı zamanda Türkiye Yüzyılı’nı inşa etme kararlılıklarının altını da tekrar çizdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim çocukluğumuz ve gençliğimiz okullarda Cumhuriyet’in nasıl imkânsızlıklar içinde kurulduğunu dinlemekle geçti. Üzerinde yamalı kıyafetleri, ayaklarında yırtık çarıkları, ellerinde ‘Cumhuriyeti biz böyle kazandık’ pankartıyla, Cumhuriyet’in kuruluşunu kutlayan vatandaşlarımızın görüntülerini unutmadık. Ülkemiz artık Cumhuriyetimizin kuruluş yıl dönümlerini Marmaray’ın, İstanbul Havalimanı’nın, Togg tesisinin açılış törenleriyle kutlayacak bir seviyeye geldi. Bugün Togg gibi asırlık bir projeyi hayata geçirirken bir kez daha ve tüm kalbimizle ‘Yaşasın Cumhuriyet’ diyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışını yaptıkları TOGG Gemlik Tesisi’nin ülkeye, millete hayırlı olmasını dileyerek, projenin gerçeğe dönüşmesinde emeği ve katkısı olan herkese şahsı, milleti adına şükranlarını sundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile açılış töreni öncesi TOGG Gemlik Kampüsü’nü gezdi ve test sürüşü yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, seri üretim bandından inen “Anadolu” isimli kırmızı renkteki C-SUV’u kullanarak Togg çalışanlarının alkışları arasında tören alanına geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep’te 5113 Deprem ve Sosyal Konut Anahtar ve Tapu Teslim Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Biz dünyanın en büyük şantiyesine dönüşen deprem bölgesinde sadece konut yapmıyoruz; biz aynı zamanda okuluyla, sağlık merkeziyle, çarşısıyla, pazarıyla, yeşil alanıyla, parkıyla yepyeni yaşam alanları inşa ediyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Güneyşehir’de düzenlenen “Yeniden Daha Güçlü Anadolu” 5113 Konut Anahtar ve Tapu Teslim Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasına Gazianteplileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep’in direnişin, dirilişin, umudun ve istikbalin şehri olduğunu ifade ederek, asrın felaketinde evleri yıkılan vatandaşların yeni yuvalarının, Gaziantepliler için inşa edilen sosyal konutların anahtarlarını teslim edeceklerini söyledi.
“EVLATLARIMIZA MÜREFFEH BİR TÜRKİYE BIRAKMAYI ARZU EDİYORSAK AYAKLARIMIZI YERE SAĞLAM BASMAK ZORUNDAYIZ”
Bu coğrafyanın tarih boyunca nice kültürlere, medeniyetlere ev sahipliği yaptığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu topraklar bir kaderin, bir inancın, bir mücadelenin adı oldu. Her rüzgârın bir hikâye anlattığı, her dağında bir kahramanın yattığı bu bölge öyle sıradan bir yurt değildir. Burası dünya tarihini yazanların, dünyaya yön verenlerin yurdudur. Vatan topraklarını mukaddes bir emaneti taşımanın sorumluluğuyla mamur etme çabalarımızın gerisinde işte bu şuur vardır” diye konuştu.
Anadolu’da huzur içinde ilelebet yaşamak için her alanda güçlü olunması gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Evlatlarımıza müreffeh bir Türkiye bırakmayı arzu ediyorsak ayaklarımızı yere sağlam basmak zorundayız. Bakınız, bu durum sadece dış politika, sadece savunma, sadece ekonomi için geçerli değildir. Güçlü ve dayanıklı şehirler inşa etmek de bunun ayrılmaz bir parçasıdır” ifadelerini kullandı.
Şair ve yazar Abdurrahim Karakoç’un Anadolu şiirinden, “Ahlat’ın, Afşin’in, Söğüt’ün mahzun. Evladın, aşığın, yiğidin mahzun. Tebessümün mahzun, ağıdın mahzun. Oy güzel vatanım, oy Anadolu” dizelerini okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güzel vatanımızın Anadolu’muzun mahzun olmasına, mağdur olmasına müsaade edemeyiz. Bu anlayışla asrın felaketinde milletimizin yanında en güçlü şekilde, sarsılmaz bir kale gibi dimdik durduk. Hızlıca asrın inşasını başlattık” dedi.
Kahramanmaraş’ta 155 bininci konutun anahtarlarını, geçen hafta hak sahiplerine teslim ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öyle laf ola beri gele yok. Burası öyle Özgür Özellerin, şunların, bunların laf yapıp, icraat yapmadıkları bir iktidar değil. Şimdi Gaziantep, Güneyşehir’deyiz. 5 bin 113 deprem ve sosyal konutumuzun anahtarlarını hak sahibi kardeşlerimize teslim ediyoruz” diye konuştu.
“2024 YILININ SONUNA KADAR 11 İLİMİZDE TOPLAM 201 BİN 688 BAĞIMSIZ BÖLÜMÜ TESLİM EDECEĞİZ”
Bu konutların inşasında emeği ve katkısı bulunan başta Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve TOKİ olmak üzere tüm kurumları, yüklenici firmaları, işçileri, mühendisleri tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Projeyle hem depremzedelerimizin güvenli bir yuva özlemine yön verecek hem de sosyal konutlarla, bölgede hayat standartlarını yükseltmiş olacağız. Allah’ın izniyle 2024 yılının sonuna kadar 24 bin 191’i Gaziantep’imizde olmak üzere 11 ilimizde toplam 201 bin 688 bağımsız bölümü teslim edeceğiz. 2025’in sonunda Gaziantep’imizde toplam 31 bin 317 konut ve iş yerinin, deprem bölgemizin tamamında ise 452 bin 982 bağımsız bölümün teslimini inşallah gerçekleştireceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın en büyük şantiyesine dönüşen deprem bölgesinde sadece konut yapmadıklarını, aynı zamanda bölgede okul, sağlık merkezi, çarşı, pazar, yeşil alan ve parklarla yepyeni yaşam alanları inşa ettiklerini belirterek, “Sadece depremde yıkılan yerlerin değil, bölgedeki şehirlerimizin tamamının altyapısını da yeniliyoruz. Sanayi ve ticaret şehrimiz Gaziantep başta olmak üzere deprem bölgesinde ekonomiyi canlandırmaya, üretimi, istihdamı, ticareti güçlendirmeye devam ediyoruz. Türkiye tüm bunları aynı anda yapacak kudrete de siyasi iradeye de sahiptir” dedi.
Vatandaşlara meydanlarda verdikleri tüm sözlerin arkasında olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “22 yıllık iktidarlarımızın hiçbir döneminde milleti hayal kırıklığına uğratmadık. Ana muhalefet gibi sırf seçim kazanmak için bol keseden vaat dağıtıp göreve gelince hepsinin üzerine sünger çekenlerden olmadık. Milletimiz gönlünü ferah tutsun. Tarihimizin bu en büyük konut ve şehircilik seferberliğini, Allah’ın izniyle en güzel şekilde tamamlayacağız” diye konuştu.
“ULAŞIMDAN YEŞİL ALANLARA, EĞİTİMDEN KÜLTÜREL FAALİYETLERE KADAR PEK ÇOK ALANDA ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK”
Gaziantep’i yeni nesil belediyecilik anlayışıyla, Türkiye Yüzyılı’na yakışır, örnek bir şehir yapmak için var güçleriyle çalıştıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ulaşımdan yeşil alanlara, eğitimden kültürel faaliyetlere kadar pek çok alanda önemli adımlar attık. Toplam 135 kilometrelik uzunluğuyla Türkiye’nin en büyük temiz su yatırımı olan Düzbağ İçme Suyu Projesi ile şehrimizi kaynak kalitesinde içme suyuna kavuşturduk. 5 kilometresi tünel olmak üzere toplam 25 kilometre uzunluğundaki Gazi Ray Metro Projemizi başarıyla tamamladık. Büyükşehir Belediyemizin finansmanıyla 32 vagondan oluşturduğumuz yerli ve millî tren setimizi yakında tamamlıyoruz. İnşallah önümüzdeki aylarda vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Yine 25 köprülü kavşağımızı ve 128 köprümüzü de yakın zamanda hizmete alacağız. 10 bin iş yerinde 50 bin kardeşimizin istihdam edileceği 4 milyon metrekarelik Büyükşehir Sanayi ve Endüstri Merkezini de tamamlamak üzereyiz. Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi, Galle Park, Gazi Ray Parkı ve Festival Park gibi toplam 3 milyon metrekarelik park ve millet bahçesini hayata geçirdik.”
Depremde en çok zarar gören Nurdağı ve İslahiye’deki altyapı, üstyapı, su ve kanalizasyon hizmetlerini hızlı şekilde gerçekleştirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müzeyyen Erkul Gaziantep Bilim Merkezini, Türkiye’nin en büyük engelsiz yaşam merkezini ve Alzheimer bakım merkezini Gaziantep halkının istifadesine sunduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 25 yüzme havuzu ve spor salonunu da vatandaşların kullanımına açtıklarını ifade ederek, 3 bin 200 kişi kapasiteli Kamil Ocak Spor Salonu’nun da yakında tamamlanacağını dile getirdi.
“GECEMİZİ GÜNDÜZÜMÜZE KATARAK TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYMANIN GAYRETİNDEYİZ”
Gaziantep’i metroyla buluşturmanın vaktinin geldiğine inandığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gaziantep Tren İstasyonu’ndan başlayıp Şehir Hastanesi’ne ulaşacak 10,5 kilometre uzunluğundaki metro projemizi Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programı’mıza aldık. Önümüzdeki dönemde ihalesini yapıp inşaatına başlayacağız. Toplam 7,5 milyar liralık Dülük-Organize Sanayi Bölgesi Tüneli inşaatını hayata geçireceğiz. 3 bin 250 metre, 3 şeritli çift tüp tünel ve 8 bin 500 metre uzunluğundaki yol ile organize sanayi bölgesine hızlı ulaşım sağlayacağız. Sözleşme imzalandı, 2026 sonunda açılışını yapmayı planlıyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, millete hizmet etmek için dev eserler üretip karıncalar gibi çalıştıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Gecemizi gündüzümüze katarak taş üstüne taş koymanın gayretindeyiz. Muhalefetin içler acısı hâlini artık anlatmaya gerek dahi duymuyoruz. Ne vizyon var, ne proje. Ülkeye ve millete hizmet etmek gibi bir dertleri yok. Atalar ne demiş? ‘Dervişin fikri neyse zikri de odur.’ demişler. Bakınız ‘kule’ deyince bizim aklımıza ilk olarak deniz seviyesinden 587 metre yüksekliğe sahip Çamlıca Kulesi geliyor. Kule deyince bizim aklımıza İstanbul Havalimanı’nın lale figüründen ilhamla tasarlanan 90 metre uzunluğundaki hava trafik kontrol kulesi geliyor. Kule deyince aklımıza bölücü alçakların saldırılarından Mehmetçiklerimizi korumak için inşa ettiğimiz yüksek güvenlikli nöbet kuleleri geliyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kule deyince aklımıza kaçak geçişleri önlemek için sınırlarımıza yaptığımız ileri teknolojiye sahip gözetleme kuleleri, kırmızı-beyaz rengiyle bayrağımızı temsil eden 1915 Çanakkale Köprüsü’nün 334 metre yüksekliğindeki kuleleri geliyor. Kule deyince aklımıza Birleşmiş Milletler’in tam karşısında olan 36 katlı ve 171 metre yüksekliğindeki Türk Evi’miz geliyor” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama kule deyince bakıyorsunuz Sayın Özel’in ve belediye başkanlarının aklına sadece para kuleleri geliyor” ifadesini kullandı.
Muhalefetin “para kuleleri” dışında ortada “İşte bizim eserimiz” diye gösterebilecekleri hiçbir icraatlarının olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Grup toplantısında konser bahanesiyle yapılan soygunu anlatmak yerine, çıkmış en iyi bildikleri iş olan paradan kuleyle geliyor. Bunların aklı fikri ceplerini doldurmakta, yandaşlarını zenginleştirmekte, milletin paralarını har vurup harman savurmakta. Şahsi ikballerine öyle kilitlenmiş durumdalar ki gözleri hiçbir şey görmüyor. Otobüs seferlerini bile doğru düzgün işletemiyorlar. İzmir Körfezi, zaten kaderine terk edildi. Umurlarında bile değil. Bir başkası, 6 sene önce tıkır tıkır işleyen trafiği kördüğüm hâline getirdi. Her şeye para buluyorlar ama iş Sosyal Güvenlik Kurumuna olan borçlara gelince kırk dereden su getiriyorlar. Yani nereden tutsanız elinizde kalan, beceriksiz, vizyonsuz bir zihniyetle karşı karşıyayız. Ne diyelim, Allah bunların yönettiği belediyelerde yaşayan vatandaşlarımıza sabır versin.”
“GAZİANTEP’E SAYISIZ ESER, PROJE VE YATIRIM KAZANDIRDIK”
Gayelerinin umutla, azimle, gayretle ve gönül kırmadan geleceği kurmak olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, gök kubbede hoş bir seda bırakmanın peşinde olduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, lafla, lafazanlıkla, polemikle değil iş ve hizmet üreterek, imar ve ihya ederek gönüller kazanmanın derdinde olduklarını vurgulayarak, “Nereye giderseniz bizim eserlerimizi görürsünüz. Yerel yönetimler vasıtasıyla Gaziantep’e yaptığımız hizmetler zaten çok büyük takdir topluyor. Hükûmet olarak da Gaziantep’e sayısız eser, proje ve yatırım kazandırdık” şeklinde konuştu.
Son 22 yılda Gaziantep’e toplam 1 trilyon 260 milyar lira değerinde yatırım yaptıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri paylaştı: “Adalette 33 milyar lira, eğitimde 80 milyar lira, gençlik ve sporda 3,5 milyar lira, sosyal yardımlarda 97 milyar lira, sağlıkta 34 milyar lira, çevre ve şehircilikte 731 milyar lira şehrimize yatırım yaptık. Ayrıca 88 milyar lira tutarındaki yatırımlarımıza devam ediyoruz. Ulaştırmada 107 milyar lira, tarım ve ormanda 61 milyar lira, sanayi ve teknolojide 9 milyar lira yatırım ve 21 milyar lira gerçekleştirilen yatırımlara sağlanan destek. Enerjide 62 milyar lira, kültür ve turizmde 61 milyar lira, çalışma ve sosyal güvenlikte teşviklerle birlikte 17 milyar lira tutarında proje, eser ve hizmet kazandırdık.”
İslahiye Spor Salonu, Türkiye Olimpiyatlara Hazırlık Merkezi ve Spor Salonu’nun inşasının yüzde 90’ının tamamlandığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep’teki 11 millet bahçesi projesinden altısının tamamlandığını, dördüünün proje çalışmasının devam ettiğini söyledi.
“GAZİANTEP’TE YEREL VE YATAY MİMARİYLE YAPILACAK 50 BİN KONUTLUK YENİ BİR ŞEHİR KURUYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 300 yataklı Gaziantep Çocuk Hastalıkları Hastanesi, 400 yataklı Gaziantep Nizip Devlet Hastanesi ve 300 yataklı 25 Aralık Devlet Hastanesi’nin ek binasının yapımının sürdüğüne işaret ederek, “TOKİ vasıtasıyla ülkemizin en büyük ve en kapsamlı şehir projesi olan Gaziantep Kuzeyşehir Projesi’ni başlattık. Gaziantep’te yerel ve yatay mimariyle yapılacak 50 bin konutluk yeni bir şehir kuruyoruz” ifadelerini kullandı.
“Dörtyol ile Hassa arası 20 kilometre uzunluğunda Amanos Dağları’nın altında bir adet demir yolu ve iki adet otoyol tünelinin yapılması önem arz ediyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun ihalesinin yapıldığını, en kısa sürede inşaatına başlanacağını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gaziantep-Osmaniye-İncirlik-Adana-Mersin Hızlı Tren Proje’mizin yapım çalışmaları etap etap devam ediyor. Proje tamamlandığında Gaziantep ile Mersin arası 2 saat 15 dakikaya inecek. Etüt çalışmaları devam eden Şanlıurfa-Gaziantep Hızlı Tren Proje’mizle, Gaziantep hem doğusuyla hem de batısıyla hızlı trenle bağlanmış olacak. Allah ömür verdikçe daha nice yatırımları şehrimize kazandırmaya devam edeceğiz. Allah yolumuzu, bahtımızı açık etsin, Rabb’im yar ve yardımcımız olsun. Anahtarlarını teslim ettiğimiz yeni yuvalarımızın bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konutların yapımında emeği geçenlere teşekkür etti.
Törenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremzede bir ailenin çay davetini kabul ederek evine konuk oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirdeki programı kapsamında Şahinbey Belediyesi tarafından yaptırılan Gaziantep Şahinbey Millet Kütüphanesi’nin açılışını yaptı.
Şahinbey Millet Kütüphanesi’nin hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “7’den 77’ye herkesin dolup taşacağı bir mekân olması temennisiyle, Ya Allah Bismillah” diyerek kurdeleyi kesti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, madenlerde de izin süreçlerini kısaltacaklarını açıkladı. Metalik bir maden sahasının üretime geçebilmesi için 13 yıl gerektiğini vurgulayan bakan Bayraktar, “Hukuki güvenilirliği ve öngörülebilirliği arttırmayı, izin süreçlerini kısaltarak yatırım ortamını iyileştirmeyi, yeni rezerv keşifleriyle cari açığı azaltmayı ve stratejik ve kritik madenlerde ülkemizin arz güvenliğini sağlamayı hedefliyoruz.” dedi.
Güçlü Madencilik Güçlü Türkiye
Madenciliği tüm boyutlarıyla masaya yatıran Türkiye Maden Zirvesi, sektörün bütün paydaşlarını bir araya getirdi. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda “Güçlü Madencilik Güçlü Türkiye” sloganıyla düzenlenen zirvede; Madencilik Stratejisi, Madencilikte İSG ve İleri Teknoloji, Madencilikte Çevre ve Sürdürülebilirlik başlıklarında oturumlar düzenlendi.
Madenciler Gününü Kutladı
Toplantının açılış konuşmasını, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar yaptı. Bakan Bayraktar, sözlerine maden emekçilerinin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutlayarak başladı.
Nihai Hedef Yüzde 5
Dünyadaki 90 civarındaki madenin 70’inin Türkiye’de bulunduğunu kaydeden Bayraktar, “Bu durum ülkemizi uluslararası arenada çok önemli bir merkez haline getiriyor. Son 22 yılda madenciliğimizin gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payını binde 6’lardan yüzde 1,4’e kadar çıkardık. Nihai hedefimiz bu oranı yüzde 5’lere yükseltmek.” dedi.
Net İhracat Hedefi
Bayraktar, bunun için yerli kömürden altına, nadir toprak elementlerine ve bor madenine kadar her alanda yatırımı, üretimi, istihdam ve ihracatı artırmaları gerektiğini bildirerek “Zengin kaynaklarımızı katma değerli bir şekilde işleyerek ekonomimize kazandıracak ve Türkiye’yi madenler alanında net ihracatçı konuma getireceğiz.” diye konuştu.
Nijer’de Altın Üretimi
Ham madde arz güvenliği kapsamında Asya’dan Afrika’ya kadar farklı coğrafyalarda da faaliyet yürüttüklerine işaret eden Bayraktar, “Nijer’de arama çalışmaları yaptığımız altın sahalarından birinde MTA IC ile 2025 yılında ilk üretime başlamayı planlıyoruz.” dedi.
Borda Yeni Tesis
Bayraktar, bor madeninde dünya rezervinin yüzde 73’ünün Türkiye’de bulunduğunu belirterek
“Bor madenini sadece ham madde olarak değil katma değerli hale getirerek ara ürün ve uç ürün olarak satmak en büyük hedefimiz. Çelik üretimi ve neodiyum mıknatıs başta olmak üzere pek çok alanda kullanılan Bandırma’da yapımına başladığımız 800 ton/yıl kapasiteli Ferrobor Üretim Tesisi’ni önümüzdeki günlerde açacağız.” dedi.
Kritik Hammaddeler Raporu
Nadir Toprak Elementleri’nin (NTE) enerjiyi, sanayiyi, üretimi dolayısıyla ekonomiyi geliştirecek en stratejik alanlardan biri olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Türkiye Kritik ve Stratejik Hammaddeler raporunu hazırladık. Kritik mineraller konusunda ithalat bağımlılığımızı azaltacak ve arz güvenliği stratejimizi ortaya koyacak bu raporu sizlerle önümüzdeki günlerde paylaşacağız.” diye konuştu.
Ulusal Güvenliğin Ayrılmaz Parçası
Bayraktar, Türkiye’nin bulunduğu bölgenin farklı kriz ve sınamalarla karşı karşıya olduğunun altını çizerek “Bu durum madenlerin mümkün mertebe yerli kaynaklardan temin edilmesi mecburiyetini ortaya koyuyor. Onun için biz enerjide olduğu gibi madenlerde de bağımsızlığı ülkemizin bağımsızlığından ayrı düşünmüyor bu meseleyi ulusal güvenliğin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz.” dedi.
13 Yıl Gerekiyor
Yatırımcıların karşılaştıkları en önemli zorlukların başında izin süreçlerinin uzunluğunun geldiğine değinen Bayraktar, “Bugün baktığımızda bir metalik maden sahası için 7 yıl arama, 3 yıl kurum izinleri ve 3 yıl da üretime hazırlık süreci var. Yani bir maden sahasının üretime geçebilmesi için en az 13 yıl gerekiyor. Gerekirse yasal düzenleme yaparak; hukuki güvenilirliği ve öngörülebilirliği arttırmayı, izin süreçlerini kısaltarak, yatırım ortamını iyileştirmeyi, yeni rezerv keşifleriyle, cari açığı azaltmayı ve stratejik ve kritik madenlerde ülkemizin arz güvenliğini sağlamayı hedefliyoruz.” diye konuştu.
Zihniyet Dönüşümü
Bayraktar, kamu özel sektör olarak yeni dönemde bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç olduğunu da dile getirerek “Madencilerimizin sorumlu sürdürülebilir madencilik anlayışı içerisinde iyi örnekleri arttırarak sosyal sorumluluk projeleri ve yakın iletişimle yerelde vatandaşlarımızla kuracakları ilişki sektörümüzü başka bir seviyeye getirecektir.” dedi.
Yatırım Ortamının İyileştirilmesi
Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz da yaptığı konuşmada sektörü ileri taşıyabilmek için bazı konularda destek beklediklerini kaydederek “Yatırım ortamının iyileştirilmesi, yeni projelerin önünü açacak teşvik mekanizmalarının geliştirilmesi ve sektörümüze yönelik öngörülebilir politikaların hayata geçirilmesi, yalnızca yerli yatırımcıları değil, yabancı sermayeyi de ülkemize çekecektir.” diye konuştu.
Hızlı Ruhsatlandırma
Daha hızlı, şeffaf ve etkin bir ruhsatlandırma sisteminin, madenciliğin büyümesine önemli katkılar sağlayacağını ifade eden Yılmaz, “Maden arama faaliyetlerinin desteklenmesi ve teşvik edilmesi konusuna da özel önem verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Japonya-Türkiye ilişkilerinin 100. yılı dolayısıyla resmî ziyaret için Türkiye’de bulunan Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito’nun eşi Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi.
Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ni ziyaret etti.
Lider eşleri önce İstanbul’un fethedilişinin 571. yıl dönümünde Fatih Sultan Mehmet’i anmak için açılan “Fatih Sultan Mehmet” sergisini gezdi.
Burada Fatih Sultan Mehmet’in Çocukluk Dönemi, Padişahlık Dönemleri, İlim Hayatı ve O Dönemde Yaşayan Âlimler, İstanbul’un Fethi ve Askerî Hayatı, Siyasi Hayatı ile Fatih Döneminde Mutfak, Şair Fatih: Avni, Vakıf Eserleri ve Ölümü bölümleri hakkında bilgi alan Akishino sergide sunulan Fatih Sultan Mehmet’in kaftan, kılıç, zırh gömlek gibi kişisel eşyaları ve o dönemin tarihine ışık tutacak çok sayıda esere hayranlığını dile getirdi.
Emine Erdoğan ve Akishino, sergi ziyaretinin ardından, Cihannüma Salonu’na geçerek hatıra fotoğrafı çektirdi. Lider eşleri, daha sonra, 600 Japonca eserin bulunduğu Japon Kitaplığı bölümüne geçtiler.
Emine Erdoğan, burada bulunan kitapları inceleyen konuğuna, Mevlana’nın “Mesnevi” eserinin Japonca baskısını ve serginin içeriğini de anlatan “Fatih Sultan Mehmet” kataloğu ile İletişim Başkanlığı tarafından yayınlanan “Türkiye” kitabını hediye etti.
ÇOCUKLARDAN KÜRESEL ISINMA SUNUMU
Daha sonra Nasreddin Hoca Kütüphanesi’ne geçen Emine Erdoğan ve Akishino’yu çocuklar sevgiyle karşıladı. Burada çocukların yaptığı resimleri inceleyen lider eşlerine, bir anaokulu çocuğu kendi yaptığı üzerinde lale motifi olan tabağı hediye etti.
Anaokulu çağındaki bir başka çocuk ise Emine Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensesi Akishino’ya küresel ısınma ile ilgili bir sunum yaptı.
“TEMENNİMİZ İŞ BİRLİĞİNİN DAHA DA İLERİYE TAŞINMASI”
Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile gerçekleştirdikleri programa ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Türkiye-Japonya diplomatik ilişkilerinin tesisinin 100. yıl dönümü kapsamında ülkemizi ziyaret eden Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya gelmekten memnuniyet duydum.
Ülkemizin kültür hazinesine ev sahipliği yapan Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ni ve Japonya kitaplığı bölümünü ziyaret ettik. Farklı medeniyetlerin birikimlerini aynı çatı altında buluşturan kütüphanemizde muhafaza edilen özel ve nadir eserleri tanıtma fırsatı bulduk.
Fatih Sultan Mehmet Sergisi’ni gezerek tarihimizin büyük liderlerinden birinin vizyonunu, sanata ve bilgiye olan bağlılığını yakından inceledik. Japonya Kitaplığı, iki ülkenin ortak mirasına ışık tutan ve dostluk bağlarını güçlendiren bir sembol niteliğinde. Temennimiz bu anlamlı ziyaretin ülkelerimiz arasındaki iş birliğini daha da ileriye taşımasıdır.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino’yu Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gelişinde giriş kapısında karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensi Akishino, Türkiye ve Japonya bayrakları önünde tokalaşarak poz verdi.
Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensi Akishino heyetleri eşliğinde görüşmeye geçti.
Görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Japonya Veliaht Prensi Akishino’ya, Osmanlı Generali Pertev Paşa’nın İmparator Mutsuhito tarafından ödüllendirildiğini gösteren belge hediye edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, resmî ziyarette bulunmak üzere Türkiye’ye gelen Japonya Veliaht Prensi Akishino ve Prenses Kiko ile aile fotoğrafı da çektirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatoviç’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.
Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç, tören kıtasını selamladı.
Türkiye ve Karadağ bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren iki lider, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.